Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Abide kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Anıt, Eser, Estelik, Kaynak, Yadigâr
- Sürümü Olmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Geçmek
- Sivilce kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sızanak
- Taba kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tütünrengi
- Ümük kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Boğaz, Gırtlak
- Şairce kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ozanca
- İmza Atmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kol Çekmek
- Deri kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Cilt, Çadır, Dernek, Düğün, Gön, Ten, Toplantı
- Kalkmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Başlamak, Davranmak, Girişmek, Havalanmak, Kabarmak, Taşınmak, Uçmak, Yeltenmek
- Demlendirmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Demlemek
- Kanlı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Katil
- Cembiye kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hançer
- Laubali kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Saygısız, Teklifsiz, Senlibenli, Boydalak
- Mualla kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yüce, Yüksek
- Numune kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Emsal, Göstermelik, Örnek
- Burnu Havada kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kibirli
- Melik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hakan, Hükümdar, Padişah, Kral
- Muvakkati kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Eğreti, Geçici, Muvakkat, Muvakkaten
- Derkenar kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kenar Yazısı
- Ulaşmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Aksetmek, Bulmak, Çatmak, Dayamak, Dayanmak, Değmek, Elde Etmek, Erişmek, Gelmek, Girmek, Gitmek, Göndermek, İnmek, Kavuşmak, Mazhar Olmak, Tutmak, Uzanmak, Varmak, Vasıl Olmak, Yansımak, Yetişmek, Yetmek
- Doğuşlu kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Asil
- Çör kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hastalık; Şeytan; Diken
- Tavizci kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ödüncü
- Bekâret kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kızlık, Erdenlik, Saflık, Temizlik, Masumluk, Doğallık, Tazelik, Yenilik
- Meccani kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bedava, Parasız
- Arakçı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hırsız
- İş kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Alışveriş, Amel, Davranış, Emek, Eylem, Fiil, Hizmet, İşlem, Kâr, Konu, Maslahat, Mesai, Mesele, Meslek, Nöbet, Sorun, Teamül, Uğraş, Yürürlük
- Nöker kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Uşak, Yamak
- Rastlanmamak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Eksilmek
- Haddinden Fazla kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Aşırı
- İhata Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Anlamak, Çevirmek, Havi Olmak, Kapsamak, Kavramak, Kuşatmak, Sarmak
- Seyirci kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İzleyici, Temaşabin, Temaşacı
- Angın kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Meşhur, Ünlü
- Öç kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İntikam
- Sunu kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Arz, Takdim
- Çekmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Almak, Asmak, Atmak, Dayanmak, Döşemek, Emmek, Germek, Giymek, İçmek, Kaldırmak, Katlanmak, Koymak, Öğütmek, Örtmek, Sarmak, Söylemek, Taşımak, Vurmak, Yollamak
- Küskün kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dargın, Gücenik, Muğber
- Öçürge kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bozan, Silgi
- Ürküntü kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Korkma, Korku, Vahşet
- Havadis kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Haber
- Yalınlaşmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sadeleşmek
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü