Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
teri ile ilgili kayıtlı bilgi bulunamadı!
- Palyatif kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Etkisiz, Geçici, Örel
- Çete kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kuldur Destesi
- Antagonizm kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Düşmanlık
- Kalkınmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İlerlemek, İnkişaf Etmek
- Sınıflamak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bölümlemek, Gruplandırmak
- Zahiren kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Görünüşçe, Görünüşe Göre, Şeklen
- Maşeri kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Toplumsal
- Saptamak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tespit Etmek
- Oturma kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İstikrar
- Koni kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sivrim
- Seferberlik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İş Birliği
- Sızlanmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ağlamak, Sızıldanmak, Vızıldamak, Yakınmak, Dert Yanmak, Şikayet Etmek, Tazallüm Etmek, Şekva Etmek
- Başucu kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Semtürreis
- Görme kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Müşahede
- Kadran kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ölçek
- Çeri kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Asker
- Kahır kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Üzüntü, Sıkıntı, Dert, Yok Etme, Ezme, Perişan Etme, Mahvetme
- Kaymış kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kaçık
- Takviye Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Berkitmek, Desteklemek
- Kasıt kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Erek, Amaç, İstek, Komplo, Maksat, Kötü Niyet
- Sunuş kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sunmak İşi, Ön, Maruzat, Ön Söz
- Ebat kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Boyut, Boyutlar, Mikyas, Ölçü
- Hastalıklı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sayrılıklı, Çürük, Marazi, Yarım, İğcil, Mariz
- Merhume kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Rahmetli
- Tutuşturmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dökmek, Yakmak
- Sahne kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Görüntü, Oyun, Oyunluk, Podyum, Görüntü, Bölüm
- Ümera kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Amirler, Buyurmanlar
- Memişhane kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tuvalet
- Tarh Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çıkarmak
- Sesli kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sait, Ünlü
- Aziz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ermiş, Eren, Sevgili, Sayılan, Kutsal, Değerli, Gözde, Şirin
- Yuf kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tuf, Yuh
- Karabat kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Penguen
- Vecd kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Coşku
- Metin kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dayanıklı, Dimdik, Sağlam
- Peyke kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sedir, Kerevet
- Yakışık Almak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yerinde Olmak, Uygun Düşmek
- Koca kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Adam, Ağa, Bey, Büyük, Efendi, Er, Erkek, Eş, Geniş, İhtiyar, İri, Kişi, Kocaman, Moruk, Pir, Ulu, Yaşlı, Yüksek, Zevç
- Kozmos kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Evren, Acun
- Yön kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Cihet, Cephe, Husus, İstikamet, Semt, Taraf, Veçhe, Yan
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü