Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Aksu kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Akbasma, Katarakt
- Gidermek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Almak, Aradan Kaldırmak, Bastırmak, Çıkarmak, Kesmek, Yok Etmek
- Acı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Üzüntü, Izdırap, Istırap, Keder, Ağır, Ağrı, Ateş, Azar, Çığlık, Dağ, Dokunaklı, Elem, Eziyetli, Felaketli, Göbüt, Kaba, Keskin, Kırıcı, Kötü, Kubat, Meşakkatli, Yara, Zehir, Zehirli
- Ekstranet kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dış Ağ
- Yokumsamak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İnkar Etmek
- Tebriye Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Aklamak
- Müstahak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yaraşır, Layık, Hak Etmiş
- Çakıl kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çıngıl
- İdrar Torbası kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kavuk
- Çözülmüş kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Mahlul
- İletişim kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bildirişim, Haberleşme, Komünikasyon, Muhabere, Ünsiyet
- Efüzyon kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sızınım
- Afur Tafur kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çalım
- Çekül kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Şakul
- Edep kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Adap, İncelik, Terbiye, Erdem
- Dikkatsiz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Savruk, Dalgın, Özensiz, İhmalkâr
- Yısa Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çekmek
- Boz Renk kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gri
- Korkmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Utanmak, Ürpermek, Yılmak, Dehşete Kapılmak, Endişe Etmek
- Yürek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kalp, Cesaret, Ciğer, Dil, Gönül, İç, İçeri, Karın, Kupa, Mide, Sadır, Sine
- Nim kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yarı
- İmkân kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Olanak, Fırsat, Olabilirlik
- Kümelenmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Topalaşmak, Yığılmak
- Süslenmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bezenmek, Donanmak
- Kirletmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Batırmak, Becermek, Lekelemek, Pislemek
- Raks kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dans; Salınım
- Bobin kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sarımlık, Makara
- İmansızlık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İnançsızlık, Acımasızlık
- Pirinç kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Düğü
- Örnekseme kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kıyas
- Antrakt kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ara
- Sövüş kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Küfür
- Kayırıcılık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İltimasçılık
- Temaşacı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Seyirci
- Oğru kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hırsız
- Çatık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Somurtkan, Asabi, Sinirli, Öfkeli
- Yaz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bahar, İlkbahar, Yaz Mevsimi
- Ayrıcalı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Müstesna
- Agora kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Alan
- Namına kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yerine
- Utanma kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hicap, Yüz
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü