Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Alevlenmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Harlamak, Öfkelenmek
- Onat kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Özenli, Düzgün, Muntazam, Yarar, Salih, Ahlaklı, Uygun
- Önemsemek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Mühimsemek, Saymak, Takmak
- Cezve kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kahvedan, Kahvedanlık
- Umar kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çare
- Çalışarak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Fiilen
- Ani kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Birden, Kıpıl, Apansız, Birdenbire, Ansızın, Bir Anda
- Cedit kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yeni
- İstek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Arzu, Dilek, Emir, Gönül, Heves, İrade, Kasıt, Keyif, Meram, Murat, Rağbet, Rıza, Sevda, Şevk, Talep, Eğilim
- Aşırı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Taşkın, Çok Zorlu, Fevkalade, Pek Fazla, Gereğinden Çok, Çılgın, Çok, Hadden Artık, İfrat, Kötü, Lüks, Müfrit, Sivri
- Mevki Tutmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Mevzilenmek
- Muhteviyat kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İçindekiler
- Zehirsiz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ağısız
- Arif kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bilgili, Bilge, Sezgili, Bilikli, Anlayışlı
- Top kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tamamen, Tomar, Toparlak
- İnfilak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Patlama, Bösme
- Kaynana kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kayınvalide
- Anlatım kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İfade, Tabir
- Dev kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ulu, Canavar
- Konformizm kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Uydumculuk
- Derdest kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yakalama
- Tanlamak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Azarlamak, Paylamak, Şaşmak
- Kabarcık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tümsek, Uçuk
- Dayanma kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Direnç, Direniş, İstinat, Metanet, Mukavemet
- Kal kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Laf, Lakırtı, Söz
- Dışsatım kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İhracat
- Mezbele kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Süprüntülük, Çöplük
- Fazladan kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Caba
- Pinhan kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gizli, Saklı
- Açılma kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yırtılmak, Ferahlamak, Bollaşmak, Delinmek, Anlamak, Çatlama
- Mihsap kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Abaküs
- Sirayet kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Geçme, Bulaşma
- Eşya kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Pırtı, Nesne, Gereç, Kayıt, Yük
- Yaşmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ferace
- Kabul Yeri kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Resepsiyon
- Atak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çevik, Hareketli, Girişken, Cüretkâr, Geveze, Atılım, Saldırı, Saldırış, Hücum, Hamle, Akın, Yiğit
- Paleograf kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Eskiyazıbilimci
- Uygu kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tekabül
- Hatıra kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Anı, Hediye, Yadigâr, Yazıt, Andaç, Anmalık
- Taşınabilir kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Taşınır
- Vadeli kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Süreli
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü