Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Azalmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Daralmak, Düşmek, Eksilmek, Kırılmak
- Boş Yere kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Boşuna
- Etanol kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Alkol
- Gözetmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Korunmak, Bakmak, Beklemek, Himaye Etmek, Kayırmak, Kollamak, Korumak, Kovmak, Sakınmak, Özen Göstermek, Himaye Etmek, Müterakkip Olmak
- Müsaade Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Lütfetmek
- Radde kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Derece, Nokta, Kerte
- Girizgâh kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Giriş
- Arı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Duru, Temiz, Saf, Katışıksız, Katkısız, Halis, Öz, Salt
- Temsilci kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Mümessil, Ajan, Nümayende, Oruntak
- Bunalmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sıkıntı, Nefesi Daralmak, Daralmak, Sıkılmak
- Tanrı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Allah, Hak, İlah, Yaradan
- Eslek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İtaatli
- Tanen kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Mazı Tozu
- Şığımak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Pike Yapmak
- Hırsızlık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çalma
- İğ İplik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İğ
- Yeknesak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tekdüze, Monoton
- Demir Kazık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kutup Yıldızı
- Sızanak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sivilce
- Zevk kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Beğeni, Haz, Eğlence, Keyif, Lezzet, Sefa, Tabiat, Tat, Tadım, Eğlenme
- Telepatik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Uzduyumsal
- Cıbıldak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çıplak
- Üşengeç kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Erincek, Tembel
- Ateş Balığı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sardalya
- Nazarî kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kuramsal
- Kaynana kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kayınvalide
- Korunmuş kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Mahfuz
- Uğur kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Şans, İyilik Kaynağı, Meymenet, Kadem, Amaç, Gaye, Hedef, Sur, Talih, Yol, Erek; Jüpiter, Müşteri
- Bölünen kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Maksum
- Prezervatif kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kaput
- Zehle Döken kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İllet
- Salamanje kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yemek Odası
- Yanaşma kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tutma
- Kalamış kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sazlık
- Süel kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Askeri
- Zecren kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Zorla, Zorlayarak
- Hesapsız kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sayımsız, Ölçüsüz, Müsrif, Savruk
- Elzem kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çok Lazımlı, Zaruri, Çok Gerekli, Vazgeçilmez
- Tenevvür Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Aydınlanmak
- Hücum kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Atak, Hamle, Saldırı, Taarruz, Saldırma
- Kliring kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Takas
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü