Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Asabilik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sinirlilik
- Tür kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Nevi, Cins, Çeşit, Kabil, Kalem, Nev, Soy, Tarz, Türlü, Zümre
- Sürücü kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çoban, Şoför
- İtişmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çekişmek
- Reaksiyon kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tepki, Tepkime
- Observasyon kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gözlem
- Ayırmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Seçmek, Tutmak, Yeğlemek, Açmak, Bölmek, Kesmek, Koymak, Saklamak, Sökmek, Üleşmek, Vermek
- Füturist kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Önemsemezci
- Düşünür kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Filozof, Mütefekkir
- Talan kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yağma, Çapul
- Hayat Yoldaşı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hanım, Karı, Zevç
- Sürür kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sevinç
- Şifalı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sağaltıcı
- Teçhizat kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Donatım, Donanım
- Meclis kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kamutay, Divan, İclas, Toplantı, Yığıncak
- Koşulma kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İltihak
- Koklamak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kokmak
- Süspansiyon kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Asıltı
- Sahra kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kır, Çöl, Ova
- Panoramik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tümgörüsel
- Kibirlenmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Büyüklenmek
- Mide kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kursak, Aşkazan, İç, İşkembe, Karın, Yürek
- Mücella kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Parlak
- Kamga kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yonga
- Damar kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Huy, Soy, Yaradılış, Borucuk
- Çaba kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ceht, Gayret, Hız, Sürekli Çalışma
- Yavuz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sert, Yaman, Çetin, Fena, Güçlü, Gürbüz, Güzel, İyi, Kötü, Pek Sert, Kıyak
- Atlet kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Koşucu
- Ekinci kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çiftçi, Rençper
- Uysal kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Geçimli, Yumuşak Başlı, İtaatli, Munis, Söze Bakan, Yumuşak, Yüzüyola
- Dördül kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kare, Murabba, Rubai
- İçtenlikli kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İçten, Samimi
- Yırtılmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Atmak
- Münhasır kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Mahdudiyetli, Mahsus, Mahsusi
- Aday kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Namzet
- Göynük kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yanık
- Gaga kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ağız, Dimdik
- Kırıntı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kırık
- Tenzilat kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Fiyat İndirme, İndirim , Ucuzlaştırma
- Kompüter kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bilgisayar
- Nimet kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İyilik, Lütuf, İhsan, Erinç
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü