Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Kmldamak ile ilgili kayıtlı bilgi bulunamadı!
- Tekevvün Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Oluşmak
- Teessürat kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İzlenim
- Çör kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hastalık; Şeytan; Diken
- Delilik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Cinnet
- Sanduka kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Makbere, Serdabe
- Göz Doktoru kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gözcü
- Sinirce kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sinir Hastalığı, Nevroz
- Çekecek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kerata, Tabankeş
- Nakliyatçı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Taşımacı
- Kasa kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sandık
- Bizar Olmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bıkmak, Usanmak
- Ehil kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Cemaat, Erbap, Eş, Sahip, Sanatkâr, Topluluk, Usta, Üstat, Uzman
- Gizci kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çaşıt, Casus
- Fare kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sıçan
- Baygınlaşmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Süzülmek
- Savan kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Örtü, Geçici, Devamsız, Muvakkat, Değersiz
- Rozbif kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dilet
- Yavaş Olmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yavaşlamak
- Rezerve kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ayırtımlı
- Müdafi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Savunucu
- Esrik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dumanlı, Sarhoş, Esrimiş, Mest
- Beslek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hizmetçi
- Stand-By kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yedek, Destek, Bekleme
- Hemşire kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tıp Bacısı, Şvester, Kız kardeş, Bacı, Simil
- Denge kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İstikrar, Muvazene
- Çığlık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Feryat, Figan, Acı, Bağırtı, Çığırtı, Vaveyla
- Oyulgalanmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Birikmek
- İnleme kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Figan
- Ayrımsız kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Aynı
- Velet kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çocuk, Oğul
- Lazım kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Geçişsiz, Gerek, Gerekli, Lüzumlu
- Müessir kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dokunaklı, Etkili, Sonuçlu; Etken, Etkin
- Ezber Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ezberlemek
- Hareketli kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Devinimli, Aktif, Atak, Canlı, Faal, Kıvrak, Oynak, Devingen, Müteharrik
- Meşhur kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Maruf, Tanınmış, Ünlü, Bilinen, Angın, Herkesçe Bilinen
- Teferruat kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ayrıntı, Detay
- Ne kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hangi, Nasıl, Ne, Neden
- Gül Destesi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Buket
- Sırgavıl kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Anten
- Hit kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gözde
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü