Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Benzetmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bozmak, Dövmek
- Kompetan kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Uzman, Yetkili
- Aşınmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yıpranmak, İncelmek, Eskimek, Yenmek
- Akıl kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Us, Bellek, Beyin, Düşünce, Hatır, Kanı, Karın
- Mahvetme kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kahır
- Özellikle kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Alelhusus, Bilhassa, Hele, Hususen, Hususile, Mahsus
- Yengi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Galibiyet, Zafer, Galebe, Utku
- Deve kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Lama
- Fobi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ürkü, Korku, Yılgı
- Ekip kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Grup, Kol, Takım, İş Takımı
- Andropoz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yaş Dönümü
- Gücük Ay kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Şubat
- İlkgüz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Eylül
- Küçüklemek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tahkir Etmek
- Kırmızılaşmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kızarmak
- Deklarasyon kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bildiri, Bildirme, Duyurma, İlan Etme
- Gafil kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Aymaz, Dikkatsiz, İhtiyatsız, Dalgın
- Huraç kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çıban
- Vesair kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Diğer
- Gitmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Başvurmak, Buyurmak, Çalışmak, Çıkmak, Dayanmak, Değerlendirmek, Düşmek, Geçmek, Gezmek, İşlemek, Karşılamak, Ölmek, Saymak, Ulaşmak, Uzanmak, Varmak, Yakışmak, Yapmak, Yaraşmak, Yetişmek, Yetmek, Yürümek
- Sağlık Muayenesi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Muayene
- Daimi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sürekli, Devamlı, Temelli, Kalıcı, Baki, Gedikli
- Köken kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Asıl, Kök, Menşe, Soy, Orijin
- Hop kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dayan
- Aldangıç kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tuzak
- Mukallit kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yansıcı, Taklitçi
- Hâl kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Davranış, Dert, Durum, Güç, Hatır, Kuvvet, Sıkıntı, Takat, Tavır, Tutum, Vaziyet, Ben, Benek, Puan
- Aktiflik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Etkinlik
- Eko kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yankı
- Özerklik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Muhtariyet, Otonomi
- Nektar kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bal Özü
- Ağır Ağır kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yavaş Yavaş
- Galebe kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yenme, Çokluk, Yengi, Üstünlük
- Ban Yağı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hint Yağı
- Lanse Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Meşhur Etmek, Tariflemek
- Teşhis kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kişileştirme, Tanı, Seçme, Tanılama
- Tarifsiz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tanımsız
- Görme Engelli kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Âmâ, Kör
- Muştuluk kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Müjde
- Kimesne kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kimse
- Çıpa kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Demir
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü