Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Binici kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Süvari, Atlı, Sipahi
- Durgu kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sekte
- İnanç kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Görüş, İman, İtikat, Kanaat, Kanı, Emniyet, Öğreti
- Cümbüş kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Eğlenti, Eğlence, Şenlik
- İstirham Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dilemek, Yalvarmak
- Çizinti kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sıyrık
- Naaş kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ceset, Cenaze
- Cehalet kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bilgisizlik, Bilmezlik
- Aziz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ermiş, Eren, Sevgili, Sayılan, Kutsal, Değerli, Gözde, Şirin
- Resmetmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çizmek, İşlemek
- Himaye kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Korunma, Esirgeme, Gözetme, Kayırma, Elinden Tutma
- Hislenmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Duygulanmak
- Tapan kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sürgü
- Tıpkısı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Özdeşi, Aynı, Örnek
- Terekküp kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bileşme
- Savunma kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Müdafaa, Defans
- Kudret Hamamı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ilıca
- Daldırmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dalmak
- Mandal kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sıkaç
- Terör kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tedhiş, Yıldırma, Yılgı, Korkutma, Yıldın, Tedhiş
- Aymaz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bilgisiz, Gafil
- Geçimsiz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bedreftar, Huysuz, Şirret, Yola Gitmeyen, Kavgacı
- Şarkı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Irlama, Teganni, Melodi, Ezgi
- Eritmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yok Etmek
- Külot kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Don
- Özgün kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Orijinal, Otantik, Özünemahsus, Asıl
- Cellat kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Acımasız, Zalim
- Yad Eller kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gurbet
- Örekçi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Mimar
- Grup kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Camia, Deste, Hizip, Kol, Küme, Öbek, Saf, Set, Takım, Zümre, Ekip, Türküm, Topluluk
- Taannüt Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Direnmek
- Evre kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Aşama, Basamak, Merhale, Mertebe, Safha, Faz
- Naklen kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Aktararak, Canlı
- Samim kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İç, Öz
- Santimantalite kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İçtenlik
- Abdesthane kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ayakyolu, Tuvalet
- Börtmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Haşlamak
- Deprem kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hareket, Sarsıntı, Zelzele, Zerzele, Yer Sarsıntısı
- İrdelemek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tetkik, Araştırmak, Tetkik Ve Tetebbu Etmek, Mütalaa Etmek
- Islak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Nem, Nemli, Yaş
- Zorba kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Derebeyi, Baskıcı, Acımasız
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü