Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Buzkaymak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dondurma
- Mesane kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Siytoru
- Engellenmeyen kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Özgür
- İstemeyerek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gönülsüz, Zoraki, Zorla
- Üretim kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İstihsal, Kuruluş
- Doku kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Nesiç
- Düşmanlık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yağılık, Adavet, Husumet
- Mütefekkir kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Düşünür, Düşünücü
- Olumsuzluk kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yadsıma, Nefi, Selp
- Esasen kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Temelinde, Aslında, Gene, Zaten, Başından, Temelinden, Kökünden
- Mercan Balığı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Mercan
- Diyapozitif kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Saydam
- Kusursuz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Düzgün, Harika, Mükemmel, Tam
- Pek İyi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Âlâ
- Orak Ayı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Temmuz
- Salak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ahmak, Aptal, Dingil, Bön
- Normal kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Olağan, Uygun, Doğal, Düzgülü
- Çiftteker kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bisiklet
- Yerleşmiş kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Oturmuş
- Yakışmamış kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Eğreti
- Gitgide kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gittikçe, Giderek
- Tenhalaşmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Issızlaşmak, Boşalmak
- Doğruluk kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Adalet, Gerçek, Hak, Namus, Sıhhat, Dürüstlük
- Ahlaksız kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sefil, İffetsiz, Namussuz, Düşkün, Soysuz
- Neva kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ezgi, Ahenk, Nağme, Ses
- Galat kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yanlış, Uyduruk, Hata
- Karı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Refika, Aile, Avrat, Bayan, Eş, Familya, Harem, Hayat Yoldaşı, İhtiyar, Kadın, Yaşlı, Zevce
- Mağduriyet kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Adaletsizlik, Haksızlık
- Muttali kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Agâh, Haberdar
- Faydalanmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yararlanmak, İstifade Etmek
- Sabuklanma kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hezeyan
- Zihin kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Anlak, Bellek, An, Bilinç, Dimağ, Hatır, Kafa, Yâd
- Çodar kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Celep
- Kulübe kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çatanak, Köşk
- Düzmeci kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sahtekâr
- Nadanlık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Cehalet
- Hikmet kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bilgelik, Felsefe
- Madun kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Alt
- Çevirici kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Anahtar, Dilmaç, Tercüman, Mütercim, Komütatör
- Eksik Etek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kadın
- Soylular kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Zadegân
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü