Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Canavar kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dev, Ejderha, Kurt
- Toplamak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Derlemek, Dermek, Düzeltmek, Kaldırmak
- Çiğindirik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Omuzluk
- Karışmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Akmak, Bakmak, Dolanmak, Engellemek, İlişmek, Katılmak, Müdahale Etmek
- Esasen kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Temelinde, Aslında, Gene, Zaten, Başından, Temelinden, Kökünden
- Sihirlemek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Büyülemek
- Niyet Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Düşünmek
- Devasız kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çaresiz
- Düzlük kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Alan, Düz
- Çamçak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bardak
- Ah kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İlenme, Beddua, Kötü Dua
- Heveslenmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Özenmek
- Kozmoloji kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Evrenbilim
- Şart Şurt kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kural
- Ergonomi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İşbilim, İşlev
- Akran kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yaşıt, Taydaş, Öğür, Böğür
- Uzay Gemisi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Mekik
- İlgili kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İlgilenmiş Olan, İlgisi Bulunan, Alakalı, Alakadar, Müteallik, Bağlı, Ait, Müntesip
- Meydanca kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Pist
- Gündizme kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dallık, Takvim
- Yol Azığı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yolluk
- İddia kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sav, Taslama, İnat
- Kesmen kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hiza
- Dolgunca kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bol
- Avrat kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Eş, Hanım, Kadın, Karı
- Moruk kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yaşlı, Baba, İhtiyar, Koca
- Edisyon kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Basım, Baskı
- Nöbet kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Defa, İş, Kez, Sıra, Keşik, Kezik, Gezek, Yüksek Ateş
- Bölümleme kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tasnif
- Ticaret kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tecim, Kâr
- Dağıtıcı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Müvezzi; Distribütör
- Vitalist kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dirimselci
- Emülsiyon kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sütsü, Duyarkat
- Zengin kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Varlıklı, Varsıl, Variyetli, Verimli, Gösterişli, Çok, Bol, Bay, Kibar, Varlı
- Kıta kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ana Kara, Dörtlük, Parça, Tane
- Çapa kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ketmen, Külünk, Lenger, Levber
- İtmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İtelemek, Sevk Etmek, Sürüklemek
- Dokunaklı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hüzünlü, Üzücü, Etkili, Acı, Acıklı, Ağır, Hazin, Müessir, Tesirli, Yanık
- Şatır kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Neşeli, Şen
- Püskül kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Saçak
- Tırsmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çekinmek, Korkmak, Ürkmek
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü