Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Deli Dolu kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Aktif, Patavatsız
- Ümera kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Amirler, Buyurmanlar
- Bedava kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Parasız, Ücretsiz, Karşılıksız, Emeksiz, Beleş, Caba, Havayi, Meccanen, Müft, Pulsuz
- İn kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İnsan, Kümes, Mağara, Yuva, İçeri
- Karakulak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Emir Çavuşu, Haberci
- Bilisiz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bilgisiz, Cahil
- Mirasçı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Vâris, Kalıtçı
- Beis kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sakınca, Engel, Uygunsuzluk, Kötülük, Zarar
- Tokmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kapı Zengi
- Müdavim kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gedikli, Sürekçi, Devam Eden, Ulayı Giden, Ulaylı
- Tamamlayıcı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bütünleyici
- Büyüklüğünde kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kadar
- Terbiyelemek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Eğitmek
- Tevdi Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bırakmak, Vermek
- Tavlamak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Aldatmak
- Kayırma kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Himmet, İltimas, Koltuk
- Yaymak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sermek, Duyurmak, Otlatmak, Neşretmek, Vermek, Yazmak
- Salavat kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Salat
- Zırtapoz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kaçık, Delice
- Baresinde kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hakkında
- Matrak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Alay, Eğlence, Değnek, Gülünç, Hoş
- Akım kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Cereyan, Akıntı, Hareket
- Ulaştırma kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Münakalat
- Pepe kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Keke, Peltek
- Toplumbilim kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sosyoloji
- Vasıtacılık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Delalet
- Bagaj kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yük
- Sırat kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yol, Keçi Yolu
- Tatsız kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yavan
- Şuurlu kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bilinçli
- Asa kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Değnek, Baston, Sopa
- Kök kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Asıl, Cins, Dip, Esas, Havuç, Kaynak, Köken, Nesep, Sap, Şişman, Temel, Üs
- İsteme kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Rıza
- Düzensiz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bulaşık, Dağınık, Karışık, Perişan, Savruk
- Ferda kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Erte; Gelecek Zaman, Yarın
- Getirtmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Celbetmek
- Olmuş kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ergin
- Zeval kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kabahat, Öğle, Sorumluluk, Suç, Bozulma, Yıkım, Son, Düşkünlük, Yok Olma, Yok Edilme
- Sözde kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Güya, Sanki
- İdarehane kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Büro
- Kullanmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çalıştırmak, Yararlanmak, Almak, Değerlendirmek, Dökmek, Giymek, Harcamak, İçmek, İstismar Etmek, İşletmek, Sarf Etmek, Sömürmek, Takmak, Tutmak, Yönetmek
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü