Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Denktaş kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Denk, Eşit
- Siyasa kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Politika, Siyaset
- Tecavüz Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Saldırmak, Hücum Etmek, Namusa Sataşmak, Aşmak, Geçmek, Göğmek
- Projeksiyon kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İzdüşüm, Gösterim, Yansıtma
- Kara Elmas kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Karbonado, Maden Kömürü
- Fent kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hile, Düzen
- Hayta kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Başıboş, Haylaz, Serseri, Apaş
- Örtmece kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kandırma
- Firak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ayrılık, Ayrılış
- Uğraş kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Cenk, İş, Meslek, Meşguliyet, Mücadele
- Paramparça Olmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kırılmak
- Ark kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Su Yolu, Açık Oluk, Cetvel, Kanal
- Papak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kalpak, Külah
- Fonksiyonel kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İşlevsel
- Gövermek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Morarmak, Yeşermek
- Müspet kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Olumlu, Yararlı, Pozitif, Tanıtlanmış, Tanıtlı, Artı
- Yapmacık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sahte, Düzme, Suni, Yapay, Yapma, Zahirî
- İnsirafi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bükülgen
- Müptezel kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Değersiz, Hürmetsiz
- İstirham Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dilemek, Yalvarmak
- Nazır kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bakan, Karşı, Taraf
- Manşet kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Başlık, Kolluk
- Tembel kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Erincek, Kalp, Uyuşuk, Üşengeç
- Birleşik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bir, Mürekkep
- Tarif kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Övgü, Tanım, Tanımlama
- Karşılama kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İstikbal, Mukabele
- Âmâ kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Görme Engelli, Kör
- Gergin kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bozuk, Sinirli
- Gazaplanmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kızmak, Öfkelenmek
- Miskinlik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Mıymıntılık, Uyuşuk
- Amele kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İşçi, Edimen, Emekçi
- Politikacı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Siyasetçi
- El Gün kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Başkaları, Yabancılar
- Devretmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Aktarmak, Dolaşmak, Dönmek, Tahvil Vermek
- Yakışık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Uygunluk, Yaraşma
- Koçan kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Özek
- Bozulmamış kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sağlam
- Görelilik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İzafiyet
- Karmakarış kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Karmakarışık
- Telgraf kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tel
- Hatip kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Konuşmacı, Aytaç, Natık
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü