Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Elbette kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Şüphesiz, Kuşkusuz, Elbet, Nasıl, Nasılsa, Pekâlâ, Zahir, Herhalde
- Çöl kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Beyaban, Bozkır, Sahra, Badiye, Kumluk
- Harir kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İpek
- Aşpaz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Aşçı
- Reisicumhur kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Cumhurbaşkanı
- Erzan kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ucuz
- Buzdağı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Aysberg
- Ferişte kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Melek
- Sersemlemek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sangılamak
- Bölmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Taksim Etmek, Pay Etmek, Üleştirmek, Bölüştürmek, Parçalamak, Dağıtmak, Ayırmak, Kesmek
- Münafıklık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sinsilik
- Benzetmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bozmak, Dövmek
- Eş Güdüm kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Koordinasyon
- İktiran Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Erişmek, Ulaşmak
- Konak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Menzil, Merhale, Misafir
- Mezuniyet kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bitirme, İzin, Yetki
- Bunak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ateh Getirmiş Olan Kimse, Matuh
- Sistem kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dizge, Düzen, Ayar, Yöntem, Dizim, Cümle, Tertibat, Yol, Takım, Öğreti
- Zıypak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kaygan
- Cetvel kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bordro, Çizelge, Hakeş, Liste
- Pare kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Adet, Kısım, Parça, Tane
- O Hâlde kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Demek Ki
- Peçe kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Giz, Nikap, Sır
- Oturtmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Koymak
- Besbeter kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Daha Beter
- Muvazene kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Denge, Denkleşme, Denk Gelme
- Çıngar kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gürültü, Kavga
- İka Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İşlemek, Yapmak
- Münteha kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Son
- Leffetmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İçine Sokmak, İliştirmek
- Göçkün kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Göçebe
- Tahakkuk kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gerçekleşme, Hayatileşme
- Zirzibil kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çöp, Süprüntü
- Salkın kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Serin
- Resen kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Doğrudan Doğruya, Kendiliğinden
- Hava kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tenek, Atmosfer, Ambiyans, Ahvalruhiye, Âlem, Beste, Cazibe, Çevre, Durum, Eda, Esinti, Esir, Gökyüzü, Keyif, Muhit, Ortam, Tarz
- Kuşatan kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sapan
- Efüzyon kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sızınım
- Bıngıldamak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Titremek
- Mayalanmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ekşimek
- Anıtsal kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Görkemli
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü