Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Eskimek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Aşınmak, Yaşlanmak, Yıpranmak
- Bayrılık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kıdem
- Teferrüç kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gezinti
- Saltanatlı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Görkemli, Gösterişli
- Beraber kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Birlikte, Bir arada, Denk, Eşit
- Vefasız kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hayırsız
- Katlanma kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Devrim, Tahammül
- Şimdi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı O An, Az Sonra, Yakında, Hazır, Az Önce, Biraz Önce, Demin, Halen
- Mesuliyetli kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sorumlu
- Zerer kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sakınca
- Bu kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İşte
- Geçen kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sabık
- Hasetlenmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kıskanmak
- Haşinleşmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sertleşmek, Kırıcılaşmak
- Kafa Dengi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kafadar
- Haklamak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hakkından Gelmek, Bozmak, Kırmak, Yenmek, Perişan Etmek
- Apolet kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Omçak, Omuzluk
- Örfi İdare kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sıkıyönetim
- Abluka kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kuşatma, Sarma, Muhasara
- Uyuzlu kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Uyuz
- Piyasa Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dolaşmak
- Himayecilik Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kayırmak
- Çeviri kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tercüme, Çevirme
- Şebeke kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ağ, Kanalizasyon, Kuldur Destesi, Örgüt, Kimlik Kartı
- Lojik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Mantık, Mantıklı
- Sükût kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Susku, Susma, Sessizlik, Konuşmama, Söz Söylememe
- Karışıklık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Düzensizlik, Kargaşa, Fesat, Fitne, İhtilal, Keşmekeş
- Hırsız kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Uğru, Harami, Oğru
- Tanıtlamak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İspat Etmek, İspatlamak
- Alelumum kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Genellikle, Genel Olarak, Bütün
- Kalamış kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sazlık
- Zangır Zangır kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tir Tir, Zıngır Zıngır, Zıngıl Zıngıl
- Sarahat kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Belginlik, Belirginlik, Açıklık, Aydınlık
- Saha kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Alan, Arsa, Meydan, Yakut
- Aşna kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Oynaş
- Aytışmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Atışmak, Tartışmak, Münakaşa Etmek
- Ekstre kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Özet, Özüt, Öz
- Yıkanmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çimmek
- Çarpık Çurpuk kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Eğri Büğrü
- Açgözlülük kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tamah
- Dişi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çekici, Kadın, Şuh, Verimli
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü