Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Fasıla kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ara, Aralık, Kesinti, Ayırdım
- Ban Yağı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hint Yağı
- Dilbaz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Konuşkan, Şuh
- Şiddet kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sertlik, Yeğinlik, Hız, Hüküm, Kuvvet
- Cumhuriyet kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kamu Erki, Ulusal Egemenlik
- Harcırah kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yolluk, Yol Harcı
- Hınzırlık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Domuzluk
- Havadar kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dayı, Torpil, Velinimet, Havası Bol, Yeleken, Yeles
- Sergüzeşt kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Serüven, Macera
- Sıhhi İmdat kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İlk Yardım
- Belirlemek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Saptamak, Tayin Etmek, Tanımlamak, Sınırlamak, Daraltmak, Muayyen Etmek, Tespit Etmek, Yakalamak
- Mesture kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gizli, Kapalı, Örtülü
- Evlenme kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İzdivaç
- Zabıt kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tutanak
- Fark Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Anlamak, Ayırmak, Değişmek, Duymak, Görmek, Seçmek, Sezmek
- Soluklanmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dinlenmek
- Başkalaşım kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İstihale, Metamorfizm
- Underground kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yeraltı
- Temdit Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Uzatmak
- Güzeşte kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Geçmiş
- İtfa Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ödemek
- Güçlendirmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Perçinlemek
- Yanlışlıkla kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bilmeden, Kazara, Sehven
- Meditasyon kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Düşünüm
- Sosyolog kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Toplumbilimci
- Uygulamalı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tatbikî, Tecrübi
- Yaya kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Piyade, Ayakla, Geçici, Yayan
- Partisip kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ortaç
- Üflemek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Üfürmek
- Değişmez kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kesin
- Tedbirli kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Önlemli, Hesaplı
- Fevkalbeşer kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Üst İnsan; İnsanüstü
- Anemi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kansızlık
- Softalık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bağnazlık
- Şüpheci kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kuşkucu
- Hicap kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Perde, Utanç, Utanma, Sıkılma
- Dert kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ağrı, Çile, Elem, Gaile, Hâl, Kambur, Kaygı, Keder, Kor, Sorun, Ur, Üzüntü, Yara, Süreğen Hastalık
- Tamu kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Cehennem
- Köşker kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yemenici, Ayakkabı Tamircisi
- Silgiç kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Silecek
- Zındık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dinsiz
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü