Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Güzide kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Seçkin, Seçme, Seçilmiş
- Sesli kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sait, Ünlü
- Oya kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tentene, Dantel
- Çileli kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sıkıntılı
- Uyuşmuş kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Uyuşuk
- Mineral kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bileşik, Maden
- Tefessüh Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çürümek, Kokuşmak
- Köylük Yer kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Köy
- Tedvin Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Derlemek
- Merasim kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tören, Yol Yordam
- Kızılkuş kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Doğan
- Kereste kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kalas
- Şarkşinaslık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Şarkiyat
- Kıtlamak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İncitmek, Isırmak
- Tetebbu Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Araştırmak
- Kişisel kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Şahsi
- Zabıtname kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tutanak
- Faks kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Belgeç, Belgegeçer
- Su kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ab
- Menopoz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Âdetten Kesilme, Yaş Dönümü, Âdetgörmezlik
- Çıkagelmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Damlamak
- Bırakıt kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tereke, Miras
- Benimsenmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Oturmak
- Ampul kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Lambacık
- Bodrum kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Zirizemin
- Alım kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çekicilik, Cazibe, Çalım, Gurur, Hava, Kurum
- Cehre kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İğ, Pamuk
- Değnek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sopa, Çomak, Cop, Çubuk, Matrak
- Seslenme kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hitap, Nida
- Budamak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kısaltmak, Kesmek, Azaltmak
- Gözlemek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Araştırmak, Beklemek, Gözetlemek, İncelemek, İzlemek, Kollamak, Korumak, Müşahede Etmek, Tarassut Etmek, İntizar Etmek
- Portatif kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Taşınabilir, Gezer, Gezici, Seyyar
- Pulluk kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Köten
- Ferman kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Buyruk, Emir, Padişah Buyrultusu, Yarlık
- Gereç kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Malzeme, Materyal
- Kavil kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Anlaşma, Söz, Sözleşme
- Yükselti kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Rakım, İrtifa, Tümsek, Yükseklik
- İşbirliği kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Teşriki Mesai
- Kumla kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Geniş Kumsal, Plaj
- Abajurlu kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kalpaklı, Siperli
- Buhari kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Şömine
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü