Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Goygoycu kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dilenci
- Çökelge kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Balçık, Bataklık
- Üzeri kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Üst, Beden, Boyun, Giysi, Kimlik, Satıh, Varlık, Vücut, Yüz, Yüzey
- Kırba kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Matara
- Kotasyon kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Değer
- Tedirginlik Olmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kaynamak
- Maskaralık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Soytarılık
- İstinat Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dayanmak
- Islaklık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Nem, Rutubet
- Sıvalamak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sıvamak
- Yozlaşmış kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yoz
- Iraklaşmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Uzaklaşmak
- Softa kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bağnaz, Yobaz
- Tabanvay kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yayan
- Büzmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kısmak
- Bağlı Olmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İzlemek
- Uylaşmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Anlaşmak, Uzlaşmak
- İstikrarlı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dengeli, Kararlı
- Pahalanmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Pahalılaşmak
- Muallim kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hoca, Okutman, Öğretmen
- Din İşleri kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Diyanet
- Mevkuf kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tutuklu
- Neşelenmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Keyiflenmek
- Sağalmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İyileşmek, İyi Olmak
- Soydaş kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hemcins
- Kırıklamak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ufalamak
- Fasile kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Familya
- Tedirgin kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Huzursuz, Bezmiş, Narahat, Rahatsız, Erinçsiz
- Diyabet kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Şeker Hastalığı
- Hilesiz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Harbi
- Zir kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Alt, Aşağı
- Yamuk kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Şibih, Münharif
- Sızıntı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Akıntı
- Yalvaç kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Resul, Peygamber
- Üleşmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ayırmak, Bölünmek, Bölüşmek, Paylaşmak
- Saltık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Salt, Mutlak; Azat, Hür
- Göre kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Diye, İçin, Nazaran, Uygun Olarak, Uyarınca, Gereğince, Tevfikan, Bakılırsa, Sorulursa, Fikrince, Bağıntılı
- Abuhava kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İklim
- Örgütleme kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Teşkil
- Kollayan kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Muhafız
- Derhal kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hemen, Acilen, Çabucak, Yekten
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü