Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Gram kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ağram
- Gelir kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kazanç, İrat, Hasılat, Medahil, Varidat
- Amma kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ama
- Araştırmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sormak, Soruşturmak, İncelemek, Tefahhus Etmek, Tetebbu Etmek, Çalışmak, Aramak, Deşelemek, Eşmek, Gözlemek, Karıştırmak, Kaşımak, Sormak
- Kim kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ki
- Yüzer Top kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Şamandıra
- Füturist kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Önemsemezci
- Göz Doktoru kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gözcü
- İzale Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gidermek, Yok Etmek
- Medih kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Övgü
- Şapşal kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Aptal, Budala, Özensiz
- Deveran kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dolaşım, Dönme
- Satıcı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bayi, Tüccar, Esnaf
- Burası kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bura
- Gayda kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tulum
- Sulanmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Su Koyuvermek, Cıvıtmak
- Tertibat kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Düzen, Sistem, Önlem
- Fan kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Pervane, Vantilatör, Yelletke
- Yengeç kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Harçenk
- Durgunluk kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Nekahet, Sükûn, Sükûnet
- Kıya kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Cinayet
- İfsat kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kargaşalık
- İyice kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Pir, Sıkı, Yakinen
- Gurbet kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yurt Dışı, Yadel
- Yasama kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kanunvericilik, Teşri
- Hudutsuz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sınırsız, Sonsuz
- Cadaloz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Huysuz, Çeneli, Şirret, İfrite
- İmansız kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İnançsız, Acımasız
- Yalpık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yayvan
- Nazar Boncuğu kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Göz Boncuğu, Tek
- İvinti kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hız, Sürat, Çabukluk
- Topu kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hepsi
- Payvant kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Köstek
- Gösteri Yapmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çıkış Etmek, İfa Etmek
- Değişik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Başka, Çeşitli, Farklı, Değişmiş, Yedek
- Zeamet kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tımar
- First Lady kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Başhanım
- Fazla kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Artık, Çok, Lüks, Ziyade, Sık Sık
- Muayene kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kontrol, Yoklama, Araştırma
- Haliç kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Koy, Körfez
- Mühlet kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Mehil, Vade, Önel
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü