Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Ha kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Evet
- Darmadağınık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Karmakarışık
- Tüydürmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Aşırmak, Çalmak
- Sevdalı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Âşık, Vurgun
- Sıhhatsiz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sağlıksız, Kuşkulu
- Makta kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kesit
- Son Kânun kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ocak
- Salıştırmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Karşılaştırmak, Kıyaslamak, Mukayese Etmek
- Nezih kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Temiz, Ahlaklı
- Hasar kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sur, Zarar, Ziyan
- Tuğrakeş kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tuğracı, Nişancı
- Onur kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Şeref, Haysiyet, İzzetinefis, Öz Saygı, İtibar
- Ürkek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çekingen, Korkak
- Ön Yargı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Peşin Hüküm
- Gidermek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Almak, Aradan Kaldırmak, Bastırmak, Çıkarmak, Kesmek, Yok Etmek
- Muhasip kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sayman
- Kaideli kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kurallı
- Prefiks kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Önek
- Dürüstlük kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Doğruluk, Namus
- Kupa kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yürek
- İrade kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İsteme, Buyruk, Dilek, İstek, Buyrultu, İstem, İstenç
- Elzem kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çok Lazımlı, Zaruri, Çok Gerekli, Vazgeçilmez
- İdarehane kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Büro
- Afaki kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gereksiz, Önemsiz, Hayali
- Yüzden kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Üstten, Sathi
- Meram kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Amaç, Gaye, İstek, Maksat, Erek, İstem
- Palyatif kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Etkisiz, Geçici, Örel
- Olasılı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İhtimalî, Muhtemel
- Kaynaşmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Birleşmek, Sıkı Fıkı Olmak, Hareketlilik, Hareket Etmek
- Jüpiter kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Erendiz, Müşteri
- Teessüf kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Üzüntü, Acıma, Üzülme, Acınma, Yerinme, Yazıklanma
- Keniz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Cariye
- Eylem kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Fiil, Hareket, İş, Etki, Aksiyon, Ameliye, Ameliyat, Amel
- Harabe kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yıkıntı, Ören Yeri, Örenlik, Enkaz, Kalıntı
- Hoşur kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bayağı, Değersiz, Dolgun, Kaba, Şişman
- Mülayim kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Uysal, Yumuşak, Huylu, Yumuşak, Ilımlı, Uygun
- Refleks kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tepke, Tepki, Yansı
- Beka kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kalıcılık, Ölümsüzlük, Ölmezlik, Kalım
- Evlilik Akdi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Nikâh
- Bitmeyen kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sonsuz, Tükenmez
- Arızasız kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Düz
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü