Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Harap kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yıkık, Bitkin, Laçka, Perişan, Viran, Yorgun
- Mukayeseli kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Karşılaştırmalı
- Züğürt kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Parasız, Kembağal, Hasta, Pulsuz, Yoksul
- Tanıştırmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Takdim Etmek, Tanış Etmek
- Heybetli kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Büyük, Ulu
- Şimdice kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Halen
- Kondansör kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yoğuşturaç, Yoğuşturucu
- Nişangâh kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hedef, Bakıncak
- Japon Gülü kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kamelya
- Yakınlaşmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yaklaşmak
- İdman kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Jimnastik, Spor, Bacanma, Bacanış
- Boz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gri
- Araştırmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sormak, Soruşturmak, İncelemek, Tefahhus Etmek, Tetebbu Etmek, Çalışmak, Aramak, Deşelemek, Eşmek, Gözlemek, Karıştırmak, Kaşımak, Sormak
- Bir Araba kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Fazla
- Lehim Yapmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Lehimlemek
- Caba kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Karşılıksız, Bedava, Bundan İlave, Üstelik
- Kifayetli kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yeterli
- Vesvesesiz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İşkilsiz, Kuruntusuz
- Sıkışık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yoğun
- Varakpare kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Mektup, Name
- Suflör kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Fısıltıcı
- Meşgul Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Oyalamak
- Razı Olmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Rıza Göstermek, Onamak, Uygun Bulmak, Yatmak
- Saklı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gizli, Kapalı, Mahfuz, Örtülü, Mahfi, Hafi
- Çopra kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Balık Kılçığı; Sık Çalılık
- Kızdırmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Isıtmak
- Zevce kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Eş, Karı, Hatun
- Payapay kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Eksiksiz, Tastamam
- Sefa kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Rahatlık, Eğlence, Neşe, Zevk, Gönül Şenliği
- Çarçabuk kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tez, Hemencecik, Çabucak, Tez Elden
- İstihbar Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Duymak, Öğrenmek
- Mürettip kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dizici, Dizgici, Dizmen, Düzenleyen, Hazırlayan
- Delicik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gözenek, Mesame
- Daimî kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hemişelik, Sürekli, Temelli
- Seyelan kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Akma, Akıntı
- Harek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sedye
- Milliyetsever kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Milliyetçi
- Vurdumduymaz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Umursamaz, Aldırmaz, Aldırışsız, Duygusuz, Duvar Yüzlü, İtinasız, Lakayıt, Anlayışsız, Kavrayışsız
- Samit kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sessiz, Ünsüz
- Travma kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Vuruk, Sarsıntı
- Alarga kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Engin
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü