Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Koruma kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Himaye, Muhafaza, Müdafaa, Vikaye
- Meta kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Mal, Ticaret Malı, Sermaye
- Mahsuldar kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Verimli
- Kafa kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Baş, Bellek, Karın, Kelle, Saksı, Zekâ, Zihin, Zihniyet
- Dilenmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sadaka İstemek
- Gözü Kapalı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gözübağlı, Kör Körane
- Kaynana kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kayınvalide
- Silsile kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sıra, Soy Sop, Atalar
- Nısıf kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yarı
- Ayrıntılar kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Teferruat
- Anmalık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hatıra, Yadigâr
- Hoppadak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hemen
- Bent Olmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bağlanmak
- Ünlemek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Seslenmek, Çağırmak
- Evecen kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Aceleci, Evegen
- Tab kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Huy, Karakter, Mizaç, Tabiat
- Karamak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Karalamak, Kötülemek, Lekelemek, Yermek, Kovlamak, Bakmak, Gözetmek
- Zafiyet kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Zayıflık, Arıklık, Güçsüzlük, Dermansızlık
- Torun kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Neve
- Bezdirmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bıktırmak, Usandırmak, Tüketmek
- Sadık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bağlı, Doğru, Gerçek, İçten Bağlı
- Trekking kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dağ Yürüyüşü
- Büyülemek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hayran Bırakmak, Efsunlamak, Cadılamak, Sihirlemek, Teshir Etmek
- Cerahat kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İrin, Yara
- Çevre kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Âlem, Belde, Çember, Daire, Dolayı, Dünya, Etraf, Hava, Muhit, Ortalık, Ufuk
- Sadece kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bir, Hemen, Sade, Yalnız, Ancak, Tekçe
- Yetiştirici kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Müstahsil, Üretici
- Lisans kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ali Tahsil
- Görü kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Nezaret
- Celi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Açık, Aşikâr, Parlak
- Tarife kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tanıtmalık
- Gönen kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Küçük Göl; Nem, Rutubet; Nemli (Toprak)
- Kaza kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İlçe, Yargı, Kötü Olay
- Mazeretli kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Mazur
- Sövme kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kalay, Küfür
- Güven kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Cesaret, Emniyet, Güvenç, Güvenme, Hörgüç, İtimat, Kredi
- Baysal kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Rahat, Duru, Asude
- Makro kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Büyük, Geniş
- Gerçekleme kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Teyit
- Büzüktaş kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kafadar
- Davetiye kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Duyuru, Çağrılık
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü