Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Hazin kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Üzücü, Acıklı, Elim, Dokunaklı, Okunaklı, Hüzünlü
- Bağırsak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İç
- Sulugözlü kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gözü Sulu
- Erbain kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kırk
- Asli kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Baş, Temel, Esas, Ana, Temelli, Köklü, Asıl
- O Vakit kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Derken
- İlke kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Prensip, Kural, Yöntem, Esas, Umde, Unsur, Öge, Temel, Kanış
- Buut kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Boyut, Uzaklık, Uzunluk
- Ekometri kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yankıölçüm
- Hamaylı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Muska
- Bakım kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Özen, Hizmet
- Aidat kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ödenti, Kesenek
- İkiyüzlü kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Mürai, Riyakâr
- Temayül kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Eğilim, Meyil, Yönelim
- Oluşum kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Teşekkül, Teşkil
- Ütilitarist kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yararcı
- Flama kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sancak, Alev
- Satılmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Geçmek, Gitmek
- Kayın kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kayın Ağacı
- Kalaycı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sahtekâr
- Delik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Cezaevi, Göz
- Zamansız kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Vakitsiz
- Ruzuşeb kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sürekli
- Başarım kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Performans
- Sele kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sepet
- Buhar Olmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kaybolmak, Yok Olmak
- Aşüfte kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Oynak
- Kaynamak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Fokurdamak, Artmak, Coşmak, Çoğalmak, İyileşmek, Yoğunlaşmak
- Bildik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Aşina, Belet, Tanıdık, Tanış
- Sayımlama kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İstatistik
- Varışlı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kiyasetli
- Âlim kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bilgin, Bilge
- Müstahak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yaraşır, Layık, Hak Etmiş
- Yayılmış kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yayık
- Gözü Aç kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Açgözlü
- Bozulmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Arızalanmak, Ekşimek, İçerlemek, Kulumak, Sınmak, Yozlaşmak
- Obje kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Nesne
- İlköğretim kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İlköğrenim, İptidai Tahsil
- Pattadak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ansızın
- Muhtarlık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yöre Başkanlığı
- Ekstrem kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Aşırı, Uç, En Uç, En Son; Aşırı, Müfrit
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü