Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Hece kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Seslem
- Kendi Kendine kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kendiliğinden
- Araç kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Alet, Anahtar, Kayıt, Taşıt, Vasıta
- Tatbikat kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Uygulama, Deneştirme
- Can Kuşu kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ruh
- Kısacası kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hasılı, Velhasıl
- Eğilim kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yönelme, Heves, Meyil, Nabız, Temayül
- Adres kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bulunak, Unvan
- Yoğurt kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Katık
- Yontmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kesmek, Tıraşlamak
- Benimsenmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Oturmak
- Kaçırmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Aşırmak, Çalmak, Delirmek, Kaldırmak
- Muharrer kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yazılı
- Computer kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bilgisayar
- Sarsalamak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sarsmak
- İçten kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Candan, Samimi, Yürekten
- Yontu kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Heykel
- Mini kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Küçük, Ufak
- Harf kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İmce
- İkiyüzlülük kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Riya
- Sanlı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Maruf, Ünlü, Meşhur
- Kefenlemek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tekfin Etmek
- Pasak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kir
- Mezraa kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ekenek, Haymana
- Abstreleştirmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Mücerretleştirmek, Soyutlaştırmak
- Derlemek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Toplamak, Düzenlemek, Biriktirmek, Dermek, Tedvin Etmek
- Meşakkat kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Güçlük, Sıkıntı, Zorluk
- Sincap kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Değin
- Meydan Okumak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Rest Çekmek
- Münhani kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Eğri
- Zehir kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ağu, Ağı, Sem, Acı, Keder, Ot, Sıkıntı, Zıkkım
- Irganmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sallanmak
- Gır kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Lakırtı, Söz, Uydurma, Yalan
- Yordamlı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Becerikli, Yakışıklı
- Gezmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Seyran Etmek, Dolaşmak, Başvurmak, Bulunmak, Dolanmak, Gitmek, Görmek, Yürümek
- Kimlik Kartı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kimlik
- Arzuhalci kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dilekçeci
- Kıytırık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Basit, Bayağı, Değersiz
- Alımcı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tahsildar
- Kopça kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çapraz
- Nurlu kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Aydınlık, Parlak
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü