Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Hostes kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Konukçu
- Pideci kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yufkacı
- İştirak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Katılım, Katılma, Ortaklaşma, Paydaşlık
- Sehpa kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Darağacı
- Anten kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Duyarga, Sırgavıl
- Aidatı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hile
- Nesnel kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Objektif
- Kuvvetlice kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kuvvetli
- Küstah kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Terbiyesiz, Saygısız
- Sanduka kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Makbere, Serdabe
- Destani kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Epik
- İhracatçılık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dış satımcılık
- Ebediyet kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sonsuzluk, Bengilik
- Obstrüksiyon kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Önleme, Engelleme
- Benibeşer kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İnsan
- Endaze kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ölçü
- Mümkünlük kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Olanak
- Öykünmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Örnek Almak, İmtisal Etmek, Taklit Etmek
- Yurtlandırma kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İskân, Yerleştirme
- Senkronize kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Eşanlı
- Bakımsız kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Berbat, Çorak, Külüstür
- Tenzil kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İndirme
- Hasım kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Düşman, Rakip, Yağı, Antagonist, Anaz
- Calak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Aşı
- Mukavelename kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sözleşme
- Mülk kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ülke, Varlık, Taşınmaz Mal, Kuramak
- Kakınç kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Öfke
- Mürettebat kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tayfa, Çalışman
- Kımıldamak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Debelenmek, Deprenmek, Kımıldanmak, Kıpırdamak, Oynamak, Sallanmak
- Geçinme kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Geçim, Maişet
- Şuuraltı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bilinçaltı, Tahteşşuur
- Cüretkâr kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Atak, Yürekli
- Metin kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dayanıklı, Dimdik, Sağlam
- Masnu kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Düzmece, Sahte, Uydurma, Yapma
- Otoban kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hızyolu, Otoyol
- Nakışsız kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bezeksiz
- Ekolojik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çevresel, Çevrebilimsel
- Askat kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ecza, Bölen
- Transfer kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Aktarım, Kotarım, Geçiş, Geçit, Geçme, Taşıma, Götürme, Geçirme, Alma
- Şey kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Madde, Nesne, Zat, Nen
- İmarlı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bayındır
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü