Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Timsal kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Simge, Sembol
- Oylaşma kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Müzakere
- Özenti kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Taklit
- Kepmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çökmek, Yıkılmak
- Lojik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Mantık, Mantıklı
- Sağlama kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tedarik, Temin
- Akdarı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Cin Darısı, Cin Mısırı, Darı
- Ahşa kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bağır
- İsteme kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Rıza
- Hâsılı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kısacası, Hülasa, Sözün Kısası, İşin Sonu
- Akran kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yaşıt, Taydaş, Öğür, Böğür
- Dipdam kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hapishane
- Anayasa kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Esas, Esas Kanun, Konstitüsyon, Temel
- Define kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gömü
- Sadet kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Mevzu
- Ceylan kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Geyik, Ceren, Ahu
- Sopalamak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dövmek
- Küme kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Grup, Kütle, Öbek, Takım, Tomar, Topa, Yığın, Lig
- Algılamak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Derk Etmek
- Açıklık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Aleniyet, Uzaklık, Mesafe, Aydınlık, Çıplaklık, Genişlik, En, Mesafe, Sarahat, Vuzuh, Duruluk, Ara
- Bağlaşma kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İttifak, Kontrat
- Dakiklik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ayar
- Menhus kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Uğursuz
- Vazifesizlik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Görevsizlik
- Maksadıyla kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İçin
- Telkih kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Aşı
- İktifa Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kanmak, Yetinmek
- Acımak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Acılaşmak, Yazığı Gelmek, Merhamet Etmek
- Arkalamak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Korumak, Arkasına Almak, Yüklenmek, Müzaheret etmek
- Kâr kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Fayda, İş, Kazanç, Menfaat, Meyve, Ticaret, Yarar
- Riayetkâr Olmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Uymak
- Gelenek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Anane, Adet, Töre
- Katot kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Eksi Uç, Negatif Elektrot
- Geri Dönmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kayıtmak
- Esma kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Adlar
- Fakat kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ancak, Ama, Lakin, Yalnız, Birak
- Beşeriyetçi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İnsancıl
- Yanlama kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çepine, Eğrisine, Köndelen, Yanlamasına
- Mebus kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Milletvekili, Saylav
- Sefillik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yoksulluk, Alçaklık
- Aşınmış kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yenik
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü