Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Kartel kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tekel
- Bevliye kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İdrar Yolları Hastalıkları, Üroloji
- Denge kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İstikrar, Muvazene
- Mutabık Olmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Anlaşmak
- Sakin kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Durgun, Sessiz, Sütliman, Dingin, Oturan, Eğleşen
- Sınai kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Endüstriyel, Uransal
- Motifsiz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Örgesiz
- Bağlaşma kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İttifak, Kontrat
- Dünür kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dünürcü, Kuda, Elçi
- Fatiha kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dua
- Skeç kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Oyuncuk, Küçük Oyun
- Sini kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tepsi
- Değişkin kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Değişik
- Neşelenmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Keyiflenmek
- Feyyaz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Verimli
- Meftuniyet kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tutkunluk
- Otomatik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Özdevimsel, Kendiliğinden
- Fren kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Durduraç, Eğleç
- Sektörel kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kesimsel
- Kesimli kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Maktu, Mukannen
- Çevirmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çeviri Yapmak, Döndürmek, İdare Etmek, İhata Etmek, Kuşatmak, Muhasaraya Almak, Sarmak, Tercüme Etmek, Vermek, Yönetmek
- Müsvedde kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Karalama, Taslak
- Müzminlik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Süreğenlik
- İskambil Kâğıdı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kâğıt
- Sülf kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kükürt
- Akbaba kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İhtiyar
- Güdüm kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sevk, İdare
- Mutluluk kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Devlet, Saadet, Sevinç, Ongunluk
- Lakırtıcı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Geveze, Konuşkan
- Naylon kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Düzmece, Sahte
- Topuz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Amut
- Taalluk kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İlişik, İlgi
- Ayak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bacak, Basamak, Kıç
- Sömestri kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yarıyıl, Dönem
- Genişlemek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tevessü Etmek, Ferahlamak, Büyümek, Gelişmek, Kabarmak, Şişmek
- Sönümlemek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İtfa Etmek
- Baskı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Basılış, El, Neşir, Tahakküm, Tazyik, Yumruk, Zor
- Ubudiyet kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kulluk, Kölelik
- Boyunbağı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kravat, Kolye
- Hâlet kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Durum, Hal
- Hangar kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çardak, Talvar, Sundurma
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü