Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Kaymak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İnmek, Kurtulmak, Sürüşmek
- İlgilendiren kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ait
- Kurtulmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Boşanmak, Geçiştirmek, Halas Olmak, Kaymak, Kopmak
- İdam Cezası kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İdam
- Marj kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Pay
- Hoşgörülü kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Geniş, Müsamahakâr
- Hemayar kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Denk, Eşit
- Pek Az kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ender, Nadir
- Titreyiş kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sarsıntı
- Acemce kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Farsça
- Ön Bilgi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Mebadi
- Menent kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Benzer, Eş
- Şimşek Taşı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gök Taşı
- Gammazlamak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çuğullamak, Kötülemek, Satkınlık Etmek
- Çilemek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yağmur Çiselemek; Nemlenmek, Islanmak; (Bülbül) Şakımak
- Neşe kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bayram, Sefa, Sevinç, Şenlik, Şevk, Mutluluk, Gönül Açıklığı
- Vermek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ayırmak, Bayılmak, Çevirmek, Dayamak, Görmek, Harcamak, Hasretmek, İletmek, Katmak, Lütfetmek, Ödemek, Satmak, Serpmek, Tespit Etmek, Uzatmak
- Mazarrat kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Zarar
- Çin Gülü kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kamelya
- Sayrı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hasta
- Kiler kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ambar, Dolap
- Tümör kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ur, Vejetasyon, Bağa, Neoplazma
- Lehçe kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Diyalekt, Ağgan
- Üfteri kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Eğriltiotu
- Saçım kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İsraf
- Leken kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Teğel
- Hukuk kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tüze, Hak
- Pavkırmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ulumak
- Hububat kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tahıl
- Kısıtlamak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Mahdutlaştırmak, Sınırlamak, Tahdit Etmek, Hacir Altına Almak
- Kısaltım kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Taksir
- Genelleştirme kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tamim
- Çekik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Batık
- Meri kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Geçerli
- Çağdaş kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Modern, Uygar, Çağcıl, Asri, Muasır, Hemasır
- Moksa kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yakı
- Lakırdıcı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Konuşkan, Geveze
- Uyuntu kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Miskin, Tembel, Uyuşuk
- Kozalak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Koza, Şiş
- Darlık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yokluk, Yoksulluk
- Sırga kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Küpe
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü