Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Moksa kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yakı
- Serpinti kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çisenti, Damlacıklar
- Ilım kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ölçülük, İtidal
- Dalaşma kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hırgür
- Hasımlık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Düşmanlık, Yağılık
- Lama kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Deve
- Etekserpen kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Pasaklı
- Konfigürasyon kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yapılandırma
- Yakışır kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Uygun, Yaraşıklı
- Viyolonist kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kemancı
- Lehimlemek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Lehim Yapmak
- Retina kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ağ Tabaka
- Bakire kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Erden, Kız, Kızoğlan, Kızoğlankız
- Vesair kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Diğer
- Tercüman kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çevirmen, Dilmaç, Tilmen, Çevirici
- Nümayende kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Delege, Temsilci
- Yakasız Mintan kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kefen
- Sağduyu kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Aklıselim
- İçtenlikli kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İçten, Samimi
- Sabah Sabah kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sabahleyin
- Gramer kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dilbilgisi
- Heyelan kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Göçük, Uçkun, Toprak Kayması, Kayşa
- Numune kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Emsal, Göstermelik, Örnek
- Patlatılmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Atılmak
- Kefaret kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Diyet
- Göktaşı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Asteroit
- Önceki kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Eski, Evvel, Evvelki, Sabık
- Ayırtman kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Eksper, Ehlivukuf, Mümeyyiz
- Hikâye Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Söylemek
- Düşüt kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Düşük
- Denetleme Kurulu kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Teftiş Heyeti
- Panik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Korku, Ürkü
- Bölgesel kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Mahalli, Yöresel, Lehçe
- Huruç kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çıkış, Göç
- Tutarlı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dengeli, Çelişmesiz, Orta, Sabit, Uygun, İnsicamlı
- Azarlamak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çekişmek, Abırlamak, Biabır Etmek, Çıkışmak, Darılmak, Haşlamak, Paylamak, Tanlamak, Terslemek
- Zebunlaşmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Zayıflamak
- Teşekkül kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Oluşma, Oluşum, Kuruluş, Kurulma, Örgüt
- Teşhir kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gösterme, Sergileme, Dile Düşürme
- Kelep kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çile, Demet
- Avratağız kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kılıbık
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü