Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Kedi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Göcen, Pisik, Pişik
- Ayak Tabanı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Aya
- Anlaşmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Uyuşmak, Sözleşmek, Kavilleşmek, Bağdaşmak, Kaynaşmak, Uzlaşmak, Barışmak, Geçinmek
- Vasıflandırma kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Nitelendirme, Adlandırma
- Ağızotu kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yem
- Plato kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Düzlük, Yayla
- Pervane kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kepenek, Uskur
- Bilmez kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Cahil
- Kasılma kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kuruluş
- Ağyar kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yabancılar, Başkaları
- Topa kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Küme, Tomar
- Darbetmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çarpmak, Vurmak
- Sebebiyet Vermek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Neden Olmak
- Gaita kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dışkı
- Garabet kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Elginlik, Tuhaflık, Yabansılık, Gariplik
- Geçindirmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bakmak
- Sokulmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Girmek, Vurmak, Yaklaşmak, Yanaşmak
- Seçilmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sivrilmek
- Gebermek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ölmek
- Sirkat kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çalma, Uğrulama, Hırsızlık
- Nükleer kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çekirdeksel
- Geceli Gündüzlü kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sürekli
- Yer Sıçanı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Köstebek
- Berelemek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hırpalamak
- Çer Çöp kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Döküntü, Süprüntü, Zir Zibil
- İhtiyar kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Karı, Koca, Moruk, Pir, Seçme, Yaşlı, Kocamış, Erkinlik, Özerklik
- Gıcık Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kızdırmak
- Aheste kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yavaş, Ağır
- Başta kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İlkin, Özellikle
- Anımsamak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hatırlamak
- Meyit kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ceset
- Abitleşmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Zahitleşmek
- Üfürmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Esmek, Üflemek
- Günah kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Suç, Cürüm, Hata, Sorumluluk, Vebal, Yazık
- Kategorik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Açık, Kesin, Kesinlikle
- Koşul kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Şart
- Şişirme Haber kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Uydurma
- Fent kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hile, Düzen
- Keher kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Doru
- Şeamet kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Uğursuzluk
- Çelişmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İtiraz Etmek, Zıt Olmak
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü