Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Atfetmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yastamak, Dayamak, Yüklemek, Yöneltmek, Çevirmek, Vermek
- Geri Bırakmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Atmak
- Birleşmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bütünleşmek, Uyuşmak, Kaynaşmak, Yaklaşmak, Kavuşmak
- Havza kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bölge, Mıntıka, Tekne
- Siriderya kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Seyhun
- Sürçmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yanılmak
- Mealen kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Anlamca
- Gidi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Pezevenk
- Deklerasyon kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bildiri
- Küçükayı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dübbüasgar
- Hırsız Anahtarı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Maymuncuk
- Kafiyesiz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Uyaksız
- Çokbilmiş kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sinsi, Akıllı, Kurnaz, Zeki
- Çepçevre kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Etrafını Alarak, Yüzük Kaşı
- Harıl Harıl kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bol Bol
- Rüya kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Düş, Hayal, Umut
- Sehiv kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yanılgı, Yanlış
- Siluet kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Karaltı, Gölge
- Tövbekâr kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tövbeli
- Curcuna kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gürültü, Patırtı, Şamata, Karışık Durum
- Borçlu kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Verecekli, Yükümlü, Medyun
- Hıyar kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Budala, Salatalık
- Nitelikler kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Evsaf
- Kaşındırmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Isırmak, Yemek
- Buyruk kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Emir, Ferman, İrade, Egemenlik
- Hatırlı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Saygın
- Gezinti kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Koridor, Seyran, Sofa
- Halef kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ardıl
- Yarın kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sabah
- Emin Olmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Güvenmek, İnanmak
- Cankurtaran kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ambulans
- Mahdum kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Oğul, Erkek Evlat
- Zıt kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Karşıt, Ters, Akis, Aksi, Karşı
- Angaje Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bağlamak
- Başkan Yardımcısı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sadır Muavini
- Süzmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Taramak
- Lakırtıcı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Geveze, Konuşkan
- Yükseltme kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Terfi
- Levye kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kanırtmaç
- Nesim kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Esinti
- Basımevi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Matbaa
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü