Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Keyifli kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Neşeli
- Hırıltı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kavga
- Satir kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yergi
- Sakar kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dikkatsiz, Sarsak, Nakolay
- Irakgörür kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dürbün, Teleskop
- İbiş kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Şapşal, Palyaço
- Adres kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bulunak, Unvan
- Mevki Tutmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Mevzilenmek
- Başkaldırı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İsyan, Ayaklanma, Kalkışma, Başkaldırma, Karşı Gelme, Kozgalan
- Aklamak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İbra Etmek, Temize Çıkarmak, Beraat Ettirmek, Beraat Kazandırmak
- Dekoratör kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İç Mimar
- Tokaç kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Raket
- Suçlama kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İtham, Töhmet
- Manşet kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Başlık, Kolluk
- İvaz Etme kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İkame
- Dershane kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Derslik, Oditoryum, Sınıf
- İhtilal kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Devrim, Kargaşa, Ayaklanma, Köklü Değişim
- Kanmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Aldanmak, Doymak, Kani Olmak, Yetinmek, Yutmak, İktifa Etmek
- Sivrilme kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Temayüz
- Yüz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Surat, Sima, Çehre, Beniz, Bet, Kap, Kopya, Satıh, Suret, Taraf, Utanma, Üzeri, Yan, Yüzey, Cüret, Ön Taraf, Görünüş, Cephe
- Aç kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yoksul, Fakir, Parasız, Haris, Hevesli, Dilenci, Karnıboş, Kâsıp, Muhtaç, Sefil, Yalanaç, Yurtsuz
- Ultramodern kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çağüstü
- Dasitan kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Destan
- Nümayende kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Delege, Temsilci
- Huzurevi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Erinçevi, Kocalar Evi
- Seng kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Taş
- Nesil kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Döl, Ev, Göbek, Kuşak, Tohum, Üren, Soy
- Yığılışmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Toplanmak
- Genişliğinde kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kadar
- Muharrer kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yazılı
- Asaletli kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Soylu
- Nevazil kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Nezle, İngin, Duma
- Kızdırmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Isıtmak
- Yutturmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Aldatmak
- Emniyetli kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Güvenlikli, Emin, Güvenilir
- Müheyya kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hazır
- Aktivist kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Etkinci, Eylemci
- İstifçi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yığımcı
- Vasat kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ortalama, Orta, Muhit, Ortam, Şerait, Ara
- Dalgalandırmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Savurmak
- Kolon kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sütun
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü