Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Klarnet kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gırnata
- Gizletmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Saklamak
- Görüş kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Fikir, Yargı
- Telekomünikasyon kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Uziletişim
- Etraf kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Civar, Çevre, Muhit, Ortalık, Yöre, Yanlar, Taraflar, Dolay, Yakınlar
- Teşrifat kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Protokol
- Takdimci kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sunucu, Tanıtıcı
- Direniş kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Karşı Durma, Karşı Koyma, Dayanma, Mukavemet
- İtaatli kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Uslu, Uysal
- Boktan kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yararsız
- Virman kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Aktarım
- Kımıldayan kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Oynak
- Erzan kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ucuz
- Bir Hayli kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çok, Epey, Hayli
- Karine kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Belgi, Belirti, İpucu
- Salat kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Namaz
- Füsun kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Büyü
- İlinti kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İlgi, İlişki, Münasebet, Nispet, Mensubiyet, Aidiyet, Taalluk
- Pitoresk kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bedizlik
- Müdana kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Minnet
- Solmuş kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Solgun, Soluk
- İşletmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İstismar Etmek, Kullanmak
- İşkil kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Evham, Kuruntu, Kuşku, Vesvese, Sanı, Şüphe
- İçermek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Havi Olmak, İhtiva Etmek
- Balaban kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İri, Büyük; Şişman, Gürbüz, Nazik
- Tekörnek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tekbiçim, Yeknesak, Standart, Muttarit
- Gladyatör kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dövüşçü
- Aldatmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kandırmak, Avutmak, Dolandırmak, Oyalamak, Oynamak, Tavlamak
- Kaybetmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yitirmek, Yenilmek
- Yayılmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Aksetmek, Büyümek, Çıkmak, Çökmek, Otlamak, Sirayet Etmek, Sıvışmak, Sızmak, Yansımak, Yaygınlaşmak
- Ufki kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yatay
- Deprenmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hareket Etmek, Kımıldamak, Kımıldanmak, Sarsılmak
- Yetiştirme kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Terbiye
- Boğuşmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çabalamak, Uğraşmak
- Münfail kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kırgın
- Obje kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Nesne
- Yaymaca kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Propaganda
- Nutuk kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Konuşma, Söylev, Söz
- Taraftar Olmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tutmak
- Otacı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hekim, Doktor
- Şarki kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Doğusal, Doğu
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü