Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Kokmu ile ilgili kayıtlı bilgi bulunamadı!
- Engelli kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sakat
- Duvar kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Cidar, Engel, Hisar
- Zarf kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Belirteç, Kap, Kılıf, Sarma
- Çirozluk kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Zayıflık
- Tasdik Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Onaylamak
- Oyuncu kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Aktör, Aktris
- Geri kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Aptal, Arka, Art, Geçmiş, Geri Kalmış, Mazi, Son, Sonuç, Alt Taraf, Mabait
- Mağlup Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bozmak, Sındırmak, Yenmek
- Denklik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Müsavat
- Direksiyon kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yönelteç
- Hamilelik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gebelik
- Erkete kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dikiz
- Adapte kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Uyarlanma
- Yedmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çekmek, Yedeğinde Götürmek
- Dolayı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çevre, Ötürü
- Süslemek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bezemek
- Salıncak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yellencek
- Gömlek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Basamak, Derece, Göbek, İşlik, Kat, Kılıf
- Hâkimane kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Egemence, Yargıçça
- Aslansütü kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Rakı
- El Kantarı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kantar
- Talim kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Öğretim, Alıştırma, Yetiştirme
- Kaynaç kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sıcak Kaynak, Gayzer
- Sömestre kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yarıyıl
- Teşkilatsız kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Örgütsüz
- Layık Görmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tenezzül Etmek
- Komplo kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Düzen, Kasıt, Suikast, Tertip, Tuzak, Gizli Düzen
- İncitmebeni kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kanser
- Bıkkın kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Usanmış, Bezmiş, Yanık
- Deneyimsiz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tecrübesiz, Toy
- Dandik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Düzmece
- Otonom kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Özerk
- İtmam kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bitirme, Tamamlama
- Billahi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Vallahi
- Tekke kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dergâh, Hapishane
- Dertlenmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kaygılanmak
- Kümes kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İn
- Evcilleşmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Alışmak
- Koruyan kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hafız
- Sandalye kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İskemle, Koltuk, Kürsü, Makam, Mevki, Orun
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü