Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Yedmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çekmek, Yedeğinde Götürmek
- Aylak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Avare, Serseri, İşsiz, Boş Gezen
- Şehircilik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kentçilik
- Varakpare kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Mektup, Name
- Biçimsel kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Şeklî
- Yanılarak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yanlışlıkla
- Masif kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Som, Çıta
- Adamak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Niyet Etmek, Ayırmak, Nezretmek, Vadetmek
- Zedelenmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Vurma
- Nazik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Saygılı, İnce, Kibar, Edepli, Efendi, Kritik, Narin, Tetik, Yepelek
- Barınak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ev, Yurt, Barı, Melce
- Anekdot kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Öykücük, Kısa Anlatı, Güldürücü Öykücük
- Lakırdı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Söz, Laf, Konuşma, Boş Söz, Dedikodu
- Uyduruk kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Uydurma, Asılsız
- Yalancıktan kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yalandan, Düzmece
- İmik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Boğaz, Gırtlak, Bıngıldak
- Panter kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Pars
- Kontrolör kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Denetimci, Denetçi, Kontrol
- Yabansı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Garip, Acayip, Çirkin, Kanunsuz, Kötü
- Almaç kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Alıcı
- Hürmetkâr kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Saygılı, Hürmetli
- Derebeylik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Feodalite
- Değnekçi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kahya
- Despot kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Zorba, Müstebit, Tiran
- Abitleşmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Zahitleşmek
- Manastır kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Keşiş Yurdu
- Yıkkın kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Harap
- Dağıtım kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tevzi
- Tabiiyet kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bağlılık, Milliyet, Tebaalık, Uyruk, Vatandaşlık, Bağımlılık
- Şirpençe kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Karaçıban
- Kılkapan kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kehribar
- Yırtılmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Atmak
- Yeleme kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Havai, Gayriciddi
- İflas Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Batmak
- Sanrı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Birsam, Halüsinasyon
- Tanmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Şaşmak, Şaşakalmak
- Sungu kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Armağan, Takdime
- Hassas kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Alıngan, Duyarlı, Duygulu, Duygun, İçli
- Hacısı Hocası kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hepsi, Herkes
- Kepenk kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Pencere Kapağı
- Sanatçı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Artist, Sanatkâr, Usta
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü