Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Lifting kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gerdirme
- Yadırgatıcı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tuhaf
- Ezinti kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sıkıntı
- Gelecek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ati, Encam, İleri, İstikbal, Müstakbel
- Kılavuz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Mürşit, Öncü, Rehber
- Reseptör kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Almaç
- Kalem Erbabı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yazar
- Tuğrakeş kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tuğracı, Nişancı
- Delil kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dayanak, Emare, Gerekçe, İp Ucu, Kanıt, Rehber, İz, Kılavuz
- Fakirlik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yoksulluk, Zaruret
- Patetik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dokunaklı
- Gark Olmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Batmak
- Zayi Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kaybetmek, Yitirmek
- Bünyevi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yapısal
- Tahdit kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Mahdutlaştırma, Sınırlama, Çevreleme, Buçlama, Belli Etme, Belirleme
- Geliştirme kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İhya
- Mucit kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kılgıcı, Buluşçu, Bulman
- Şamil Olmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kapsamak
- Muhammedî kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Müslüman
- Değiştirme kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tahrif, Tahrifat, Tebdil
- Objektivite kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Nesnellik
- Kimse kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sima, Şahıs, Nefer
- Dangalak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Avanak, Bön, Ahmak, Kalın Kafalı, Akılsız, Aptal, Düşüncesiz, Kaba
- Etkinlik Merkezi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Oditoryum
- Yalpı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yamaç
- Mızıldanmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sızıldanmak
- Ulama kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bağlama, Ek, İlave, Katkı
- Yalvarış kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Rica
- Simültanör kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dilmaç
- Oturuşmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yatışmak
- Beddua Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kahretmek, Lanetlemek
- Söz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Alay, Güfte, Kelam, Kelime, Laf, Lafız, Lakırdı, Lakırtı, Lügat, Nazire, Nutuk, Söylenti, Sözcük
- Gözgü kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ayna
- Sabankıran kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kayışkıran
- Boğumlanma kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Telaffuz
- Efsunlamak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Okuyup Üflemek, Büyülemek, Büyü Yapmak
- Hibe Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bağışlamak
- Berhudar kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Mutlu
- İbret kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Öğreti, Örnek, Acayip, Çirkin, Ders, Kötü
- Zariflik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İncelik, Zarafet
- Antlaşma kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Mukavele, Nişancı, Pakt
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü