Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Mahalli kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yöresel, Yerel, Lokal, Yerli
- Zehirsiz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ağısız
- Buyurmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Emretmek, Almak, Demek, Etmek, Geçmek, Gelmek, Girmek, Gitmek, Söylemek
- Grup kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Camia, Deste, Hizip, Kol, Küme, Öbek, Saf, Set, Takım, Zümre, Ekip, Türküm, Topluluk
- Hayme kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Asmalık
- Kompüter kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bilgisayar
- Taksim Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bölmek, Bölüşmek
- İntişar Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dağılmak
- Konson kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ünsüz
- Redaksiyon kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Düzeltme, Hazırlama
- Paltar kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Elbise, Giyecek, Giysi
- Teksir kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çoğaltma
- Bildirge kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Beyanname
- Kıyafet kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Giyim, Giysi, Elbise, Kılık
- Vuruşma kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Müsademe, Dövüş
- Puan kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sayı, Benek, Hal, Nokta, Ölçü, Birim
- Yapıcı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Olumlu, Oluşturan
- Yenme kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Galibiyet
- Acıklı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hazin, Trajik, Dramatik, Üzücü, Dokunaklı, Feci, Gussalı, Kederli
- Yurttaş kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Vatandaş
- Tapmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bağlanmak, Bulmak
- Kaltaban kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Şarlatan, Yalancı, Namussuz, Hileci
- Çimke kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ders, İbret
- Yanlı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tarafgir
- Kalaba kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kalabalık
- Mineral kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bileşik, Maden
- Sertlenmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sertleşmek
- Fare kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sıçan
- Çevren kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ufuk, Göz Erimi
- Narenciye kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Turunçgiller
- İstemek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Beklemek, Dilemek, Arzulamak
- Mahalle Muhtarı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Muhtar
- Civciv kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Cüce
- Aymazlık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gaflet, Uyku
- Bulut kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Endişe, Keder, Ebr, Stratus
- Perva kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Korku, Çekinme, Sakınma, Korku
- Geçerli Olmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Konuşmak
- Çirkin kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Berbat, Biçimsiz, Suratsız, Bed, Gudubet, İbret, Kaba, Karanlık, Münasebetsiz, Nahoş
- Hamle kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Atılış, Saldırış, Adım, Atak, Hücum, Atılım, Savlet
- Tomar kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Küme, Rulo, Top, Topa, Yığın
- Ede kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ağabey, Birader
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü