Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Masumiyet kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Suçsuzluk
- Gözerimi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ufuk
- Fecir kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tan Vakti, Gün Ağarması
- Eğri kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çap, Çarpık, Muavveç; Eğmel, Mukavves; Eğik, Mail; Doğru Olmayan, Münhani; Eğmeçli, Mukavves
- Haç kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Put
- Kıvırcık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ondüle, Kıvrık, Dalgalı, Cingelek, Kıvırcık marul, Kıvırcık Koyun
- Döşeme kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Mefruşat, Taban, Zemin
- Sahtecilik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sahtekârlık
- Özbaşına kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Keyfi
- Fayrap Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Açmak, Çıkarmak
- Çarpı İşareti kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Vurma İşareti
- Facia kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Afet, Fecaat, Acıklı Olay, Bela; Trajedi, Drama, Ağlatı, Çok Acıklı Tiyatro Oyunu
- Âlem kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dünya, Cihan, Evren, Eğlence, Acun, Herkes, El Gün, Başkaları, Eller, Yabancılar, Çevre, Hava, Ortam
- Sadasız kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ker
- Bes kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kâfi, Ya, Yeter
- Tumağı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İngin, Nezle
- Kolektivizm kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ortaklaşacılık
- Rölativite kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bağıntı
- Şaklaban kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Şakacı, Dalkavuk, Lağlağıcı, Şen, Güldürücü
- Bilme kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İrfan, Vukuf
- Köle kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bende, Esir, Kul, Tutsak
- Yağma kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Talan, Çapul, Garet, Soygun, Soygunculuk
- Mühür kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Damga, Kaşe, Metal
- Kayaç kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kaya
- Bakınmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Araştırmak
- Karakış kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Zemheri
- Tahaşşüt kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yığınak
- Şiddetlendirme kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Pekiştirme
- Seslemek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çağırmak
- Etkili Olmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yapmak
- İndirimli kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ucuz, Tenzilatlı
- Bükülme kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Devrim
- Monist kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tekçi
- Giyecek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Giysi, Kıyafet, Elbise, Giyim, Giyinecek, Paltar, Üst
- Hizmetli kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Müstahdem
- Barı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çit
- Şakkadak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ansızın
- Fırlangıç kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Fırıldak, Topaç
- Evvel kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Geçmiş, İlk, Kabak, Önce, Önceki
- Haşinlik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sertlik
- Anayasa kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Esas, Esas Kanun, Konstitüsyon, Temel
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü