Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Metin kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dayanıklı, Dimdik, Sağlam
- İşyar kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Memur
- Çakışmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kenetlenmek, Bağlanmak
- Pedagojik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Eğitimsel, Eğitimbilimsel
- Güfte kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Söz
- Kudret Hamamı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ilıca
- Yıllık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Senelik, Bülten, Dergi, Kitap, Salname
- Hafakan kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sıkıntı
- Müdür kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yöneten, Yönetici, İdareci, Başöğretmen, Yönetmen
- Ira kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Karakter, Seciye, Öz Yapı, Kişilik
- Sürdürümcü kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Abone
- Modernist kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yenilikçi
- Eşantiyon kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Örneklik, Bedavalık
- Perdah kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Parlatma
- İstikraz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Borç, Ödünç
- Gene kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yine, Tekrar, Yeniden, Bir Daha, Esasen
- Kabul Olmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kaydolmak
- Muntazım kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Düzenli, Düzgün
- Mücerret kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bekâr, Soyut, Evlenmemiş, Yalnız, Ancak
- Burcun kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dişi Geyik
- İş Birliği kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Seferberlik, Emektaşlık, Teşrikimesai
- Muhasip kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sayman
- Kırat kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Değer, Düzey, Nitelik, Seviye
- Filinta kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Güzel, Yakışıklı
- Temizlenmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bitmek, Arınmak, Aklanmak
- Müttefik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Birleşik, Bağdaşık, Bağlaşık, Oyda Bir
- İmalı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sezdirimli
- Efsunculuk kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Üfürükçülük
- Bekâr kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Mücerret, Subay
- Fakat kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ancak, Ama, Lakin, Yalnız, Birak
- Varol kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yaşa
- Yapı Yeri kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Şantiye
- Şarj Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yüklemek
- Nüks Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Depreşmek
- Temas kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Değinim, Dokunma, İlişki, Görüşme, Münasebet, Ulaşım, Değme, İlişki Kurma, Bağlantı, Ulaştırma, Bahsetme
- Helâ kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tuvalet, WC, Abdesthane, Yüz Numara, Ayak Yolu
- Tavır kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Davranış, Durum, Eda, Hâl, Tutum, Vaziyet, Gösteriş, Tafra
- Dazlak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Daz, Kabak
- Açık Deniz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Engin
- Leleklik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yumuşaklık, İncelik
- İnme kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Felç, Nüzul, Sekte
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü