Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Gene kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yine, Tekrar, Yeniden, Bir Daha, Esasen
- Yutak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Belum
- Nüfuzlu kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sözü Geçen, Kuvvetli
- Katman kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kat, Tabaka
- Kıvançla kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Memnuniyetle
- Ondalık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Aşar, Aşari
- Mukaddesat kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kutsallıklar
- Kan Basıncı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tansiyon
- Morto kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ölü
- Denizanası kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Medüz
- Kriminal kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Suçsal
- Geçerli Olmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Konuşmak
- Munzam kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ek
- Kıymettar kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Değerli
- Takvim kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dallık, Gündizme
- Madun kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Alt
- Tahrirat kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Betik
- Hamaylı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Muska
- Kumsal kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kıyı, Plaj, Sahil, Kumluk
- Pestenkerani kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Saçma, Değersiz, Önemsiz
- Döyeçlemek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Pataklamak
- Tırtıl kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çıkıntı, Girinti
- Yavrulamak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Doğurmak
- Alenen kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Açıkça, Açıktan
- Yoğunlaştırma kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Teksif
- Denklik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Müsavat
- Öksürük kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yötel
- Pelteleşmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yumuşamak
- Zor kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Güç, Güçlükle, Sıkıntı, Güçlük, Rahatsızlık, Yüküm, Mecburiyet, Baskı, Çetin, Kıyın, Cebir, Emekli, Kuvvet, Müşkül, Sıkıntı, Yaş, Zorla
- Tur kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gezi, Dolaşma, Devir
- Pisi Pisine kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Boşuna
- İdari kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yönetimsel, İnzibati
- Dikbaşlı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Asi
- Sakınca kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Mahzur, Mehzur, Zerer, Çekingi, İhtirazı Kayıt
- Jartiyer kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çorapbağı
- Tesis Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kurmak
- Dü kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İki
- Kırınmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Oynamak
- Katlanmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tahammül Etmek, Dayanmak, Çekmek, Dözmek, Götürmek, Hazmetmek, Kaldırmak, Taşımak, Yutmak
- Süt Kuzusu kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bebek, Yavru
- Tıynet kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Huy, Maya, Yaradılış
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü