Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Mira kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Lata
- Pekaz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Nadir, Ender
- Gayri kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Başka, Diğer, Başkası
- Can Atmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İstemek, Arzulamak
- Kavara kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gürültü, Patırtı, Yel
- Elbette kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Şüphesiz, Kuşkusuz, Elbet, Nasıl, Nasılsa, Pekâlâ, Zahir, Herhalde
- Komite kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Encümen
- Kayırıcı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Adam, Arka, Dayı, Torpil, Mültemis
- Ulusallık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Milliyet
- Hepten kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tamamıyla
- Proje kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tasarı, Taslak, Joba, Layiha
- Koltuklama kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kompliman
- Etraf kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Civar, Çevre, Muhit, Ortalık, Yöre, Yanlar, Taraflar, Dolay, Yakınlar
- Şartlı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Koşullu, Koşula Bağlı, Meşrut
- Akabinde kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Arkasından, Hemen Arkadan, Ardından, Hemen Ardından, Hemen Arkasından
- Gidi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Pezevenk
- Aldatma kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Al, Hıyanet, Şike
- Garantör kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Güvenceci
- Gözlemci kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Müşahit
- İlişkilendirmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Vurmak
- İndeks kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dizin, Gösterge, Liste
- Semere kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Meyve, Ürün, Verim, Yemiş, Yarar, Sonuç
- Değim kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Liyakat
- Temsilci kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Mümessil, Ajan, Nümayende, Oruntak
- Müştak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Türev
- İtibarsız kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Değersiz, Kalleş, Kaypak
- Banlamak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Horoz Gibi Ötmek, Bağırmak, Haykırmak
- Eyvallah kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hüdahafız
- Offline kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çevrimdışı
- Yavaşça kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Usulca
- Düze kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Doz
- Naz Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kırıtmak, Nazlanmak
- Cakalı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gösterişli
- İntibak Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Alışmak, Uymak
- Çapraşık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Girift, Karışık, Muğlak
- Çekememek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kıskanmak, Katlanamamak
- Mütekabiliyet kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Karşılık
- Ana Fikir kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ana Düşünce
- Folk kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Halk
- Söylev kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Nutuk, Hitabe
- Çadır kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Deri, Keçe, Çerge, Oba, Otağ
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü