Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Msabk ile ilgili kayıtlı bilgi bulunamadı!
- Sabit kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Durağan, Durgun, Kesin, Oturaklı, Tutarlı, Tanıtlanmış
- Fasit kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bozuk, Kötü
- Tutucu kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Muhafazakâr
- Dincelmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dinlenmek, Konaklamak
- Encümen kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kurul, Komisyon, Yarkurul, Komite
- Undercover kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Örtülü
- Müteaddit kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Birçok
- Dalakotu kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Duvar Sedefi
- Arılık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Zayıflık, Sadelik, Saflık
- Oligarşik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Takımerksel
- Akredite kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yetkilendirilmiş, Yetkili
- Boğuk kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kısık
- Kaşkariko kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dolap, Düzen, Oyun, Yalan
- Turist kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gezgin, Seyyah
- Milliyet kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ulusallık, Tabiiyet
- Asabilik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sinirlilik
- Konsolos kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dış İşleri Görevlisi, Elçi, Şehbender
- Çimerlik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Plaj
- Udi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Utçu
- Oyçokluğu kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ekseriyet
- Kodaman kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Büyük
- Alçak Boylu kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bodur
- İnzimam kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Katılma
- Sıvamak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Küfretmek, Okşamak, Sıvalamak, Sıvazlamak
- Atılmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Başlamak, Fırlamak, Hücum Etmek, Saldırmak
- Akıcı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Akışkan, Sıvı, Akar, Kıvrak
- Vazifeli kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Görevli
- Sıralamak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Saymak, Sıraya Koymak
- Beşkardeş kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Şamar
- İnce Ağrı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Verem
- Danışma kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Müracaat, İstişare, Müzakere, Müşavere, Konuşma
- Savan kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Örtü, Geçici, Devamsız, Muvakkat, Değersiz
- Ünlü kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Meşhur, Şöhretli, Bilinen, Namlı, Namdar, Şanlı, Anlı Şanlı, Sait, Sesli, Tanınmış, Vokal
- Şahbaz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Doğan, Yiğit, Çevik, Becerikli, Kahraman
- Pekitme kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tekit
- Fotometre kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Işıkölçer
- İri Un kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İrmik
- Mesele kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İş, Maslahat, Problem, Sıkıntı, Sorun, Konu, Güç İş
- Gökyüzü kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gök, Hava, Sema
- Ren Geyiği kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Maral
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü