Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Bahtiyarlk ile ilgili kayıtlı bilgi bulunamadı!
- Mazbut kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Düzenli, Derli Toplu, Ahlaklı, Düzgün, Yazılmış
- Yargıtay kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Temyiz Mahkemesi
- Pürneşe kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Neşeli
- Vecih kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yüz, Çehre; Yol, Tarz
- Mürettip kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dizici, Dizgici, Dizmen, Düzenleyen, Hazırlayan
- Arızi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gelip Geçici, Eğreti, Dıştan Gelen, Sonradan Olan
- Lüzumlu kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gerek, Gerekli, Lazım
- İstikrarlı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dengeli, Kararlı
- İsevi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hristiyan
- Büyütücü kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Büyüteç
- Ezelî kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Eski, Öncesiz
- Körlemeden kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bilmeden
- Reseptör kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Almaç
- Bakliye kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Baklagiller
- Tertipsiz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Düzensiz, Savruk, Dağınık
- Burmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kıvırmak, Döndürmek, Çevirmek, Bükmek Enemek, Hadım Etmek, İğdiş Etmek
- Özbaşına kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Keyfi
- Belirtmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tayin Etmek, Tebarüz Ettirmek, Tasrih Etmek, Açıklamak, Göstermek, Kaydetmek, Kesmek
- Enfiye kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Burun Otu
- Gruplama kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kümeleleme
- Fayda kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yarar
- Topaç kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Fırfıra, Fırlangıç
- Üdeba kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Edipler, Yazarlar
- Serkeşlik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kafa Tutma
- Bölgesel kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Mahalli, Yöresel, Lehçe
- Hadisesiz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Olaysız
- Emrihak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ölüm
- Ruba kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Giyecek, Giysi
- Tebşir Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Müjdelemek
- Besi Suyu kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Öz su, Usare
- Küseğen kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çıtkırıldım
- Azap kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sıkıntı, Ezinç, Büyük Sıkıntı, Emge, Eza, Cefa, Eziyet, İşkence
- Müşteri kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Alıcı, Alımcı, Haridar, Satın Alan
- Billurlaşmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kristalleşmek, Netlik Kazanmak, Tebellür Etmek
- Zahirî kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yapmacık
- Aklanma kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Beraat
- Tepmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Depreşmek
- Setretmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gizlemek
- Söyleniş kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Telaffuz
- Konar Göçer kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Göçeri
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü