Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Nakit kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Para, Akçe, Akça, Likit
- Karar kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kesin Yargı, Azim, Ölçülü, Hüküm, Rey, Tartı
- Arslan kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Aslan
- Elbette kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Şüphesiz, Kuşkusuz, Elbet, Nasıl, Nasılsa, Pekâlâ, Zahir, Herhalde
- Selikasız kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hoyrat
- Ehemmiyetli kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Önemli
- Şebeke kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ağ, Kanalizasyon, Kuldur Destesi, Örgüt, Kimlik Kartı
- Nasihat kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Öğüt
- Islah Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Düzeltmek
- Gerekmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Lazım Olmak, İcap Etmek
- Sabit Fikir kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Saplantı
- Heyhat kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yazık
- Sığınmacı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Mülteci
- Devlet Kuşu kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Umulmadık Talih
- Yıpranmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Eskimek, Aşınmak, Harap Olmak
- Traktör kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Motor
- Renkküre kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kromosfer
- Veraset kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kalıtım, İrsiyet
- Is kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İye, Sahip
- Yok kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bilakis, Değil, Yasak
- Folklor kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Halkbilimi
- Tembih kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İkaz, Uyarı, Uyarma, Öğüt, Uyandırma, Ismarlama, Anımsatma
- Acar kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Atılgan, Çevik, Enerjik, Cesur, Becerikli, Gözü Pek, Açıkgöz, Yeni
- Çağlamak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Coşmak
- Tahdit kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Mahdutlaştırma, Sınırlama, Çevreleme, Buçlama, Belli Etme, Belirleme
- Sugötürmez kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kesin
- Serdengeçti kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Fedai
- Belet kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bildik
- Yakışıklı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Güzel, Kıvrak, Yaraşıklı
- Toslamak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tos Vurmak; Çarpmak
- Koruma kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Himaye, Muhafaza, Müdafaa, Vikaye
- Kağşamak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İhtiyarlamak, Oynamak, Zayıflamak
- Çözüm kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çare, Hal, Yeçim
- Doğruca kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Direkt, Doğru
- Tenakus kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Azalma
- Tamahkârlık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Açgözlülük
- Meşhut Suç kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Suçüstü
- Dalakotu kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Duvar Sedefi
- Eşey kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Cinsiyet
- Berhayat Olmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yaşamak
- İstihsal Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çıkmak, Elde Etmek
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü