Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Onaylama kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İcazet, Kabul, Tasdik, İzin
- Elem kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ağrı, Acı, Üzüntü, Dert, Keder
- Avangart kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Öncü
- Zikredilen kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Mezkûr
- Nazarî kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kuramsal
- Tek Yazı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Monografi
- Apaçık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Belli, Görünür, Çıplak
- Gösterim kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Projeksiyon; Seans
- Kudretli kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Güçlü, Kadir, Üstün
- Deprenmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hareket Etmek, Kımıldamak, Kımıldanmak, Sarsılmak
- Kamer kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ay
- Yeşermek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Patlamak
- Üçgen kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Müselles, Üçbucak
- Çor kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hastalık, Dert; Sığır Vebası
- Bezek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Süs, Ziynet
- Birinci Sınıf kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Mükemmel
- Tespit kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Belirleme, Saptama
- Dal kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kol, Bölüm, Arka, Boyun, Branş, Budak, Çıplak, Ense, İhtisas, Omuz, Şube, Yalın, Birlik, Sırt, Düz
- Merhametsizce kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Acımasız
- Rejisör kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yönetmen
- Coşma kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Galeyan
- Üstüvane kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yuvak, Silindir
- Çalışmamak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Durmak, Yatmak
- Mütemmim kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tümleç
- Ticaret kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tecim, Kâr
- Plaka kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Plak
- Tavlanmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Şişmanlamak
- Edilgin kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Pasif, Münfail
- Kıyıcı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gaddar
- Camgöz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Köpek Balığı, Tamahkâr
- Tanı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Teşhis
- Meknuz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Saklı
- Çekiştirmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Geçmek
- İştiyak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Arzu, Göresime, Özleme
- Çağlayan kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Şelale, Çavlan, Çağlar
- Yararlanmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Faydalanmak, İstifade Etmek, Anlamak, İstismar Etmek
- Mahfil kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Toplantı Yeri, Dernek, Çevre
- Sakamet kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bozukluk, Yanlışlık, Eksiklik
- Çekilme kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İstifa, Ricat
- Seyretmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bakmak, Eğlenmek, Görmek, İzlemek
- Kürtaj kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kazıma, Uşak Saldırma, Uşak Salma
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü