Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Otopsi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Açma
- Beklenir kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Muhtemel
- Güncellik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Aktüalite, Aktüellik
- Virtüöz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Usta Yorumcu
- Kimsesiz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Fakir, Gariban, Garip, Öksüz
- Çıkışmamak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yetmemek, Eksik Kalmak, Az Gelmek
- Güdülenme kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Motivasyon
- Ağrı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Istırap, Acı, Sızı, Dert
- Kâşı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çini
- Veriş kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Alışveriş
- Yazıhane kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Büro, Ofis
- Lâfzî kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sözel
- Kızışmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Şiddetlenmek, Hareketlenmek, Artmak, Hızlanmak
- Beli Bükük kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Zavallı
- Yorumlamak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Açıklamak, Yormak, Tefsir Etmek
- Retrospektif kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Geriye Dönük, Dünden Bugüne
- Sazak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bataklık
- Maatteessüf kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Maalesef
- Fiş kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Mim, Çengel, Makbuz
- Zırhlı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Savutlu, Koruyuculu
- Sağgörü kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Basiret
- Elverişli kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Makul, Müsait, Uygun, Yarar
- Elkızı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Eş, Gelin, Kadın
- İyi Olmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İyileşmek
- Sabık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Geçen, Eski, Evvelki, Kabakki, Önceki
- Söz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Alay, Güfte, Kelam, Kelime, Laf, Lafız, Lakırdı, Lakırtı, Lügat, Nazire, Nutuk, Söylenti, Sözcük
- İdare kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Daire, Dümen, Kuruluş, Tutum, Yönetme, Yönetim
- Tesit Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kutlamak
- Epope kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Destan
- Tastir Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yazmak
- Siret kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yaradılış, Yaşamöyküsü
- Emlak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yurt, Taşınmazlar, Gayrimenkul
- Pabuçluk kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ayakkabılık, Başmaklık
- Hayır kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Lütuf, İyilik, Fayda, Yarar, Sevap, İyi, Yardım; Yok, Öyle Değil, Olmaz
- Kalleş kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İnamsız, İtibarsız
- Zorunlu kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Mecburi, Çaresiz, Mecbur, Zaruri
- Bahir kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Deniz
- Hukuk kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tüze, Hak
- Kaburgasız kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dalkavuk, Yılışık
- Mahsullü kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Velut
- Tutsu kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Vasiyet
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü