Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Ozanca kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Şairane
- Koğuş kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kovuk
- Muhannet kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Alçak, Korkak, Namert
- Maşer kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Toplum
- İmalatçılık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Üretimcilik
- İmkân kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Olanak, Fırsat, Olabilirlik
- Cefakâr kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Cefa Eden, Cefa Çeken
- Seyran Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gezinmek, Gezmek
- Bazısı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kimi, Kimisi
- Savsaklamak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İhmal Etmek, Ertelemek, Lengitmek, Sallamak, Uğunmak
- Talebe kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Öğrenci, İrdemen
- Versiyon kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Uyarlama, Sürüm, Yorum
- Cezve kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kahvedan, Kahvedanlık
- Barışma kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Anlaşma
- Modül kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Parça
- Cinslik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Cinsiyet
- Lojik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Mantık, Mantıklı
- Övmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Cilalamak, Methetmek, Tariflemek, Sena Etmek
- Gözde kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Aziz
- Yoz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İşlenmemiş, Dejenere, Kaba, Bayağı, Adi, Bozulmuş, Kısır, Yabanıl
- Sebzevat kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sebze
- Edilgen Fiil kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Edilgen
- Örtüsüz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Açık
- Müzeyyel kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ekli
- Sabah Erkenden kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Seher Tezden
- Delgeç kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Delecek, Deşikaçan, Zımba
- Memleketler Arası kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Uluslararası
- İstihlak Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tüketmek
- Pozitivizm kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Olguculuk
- Deneyimsiz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tecrübesiz, Toy
- Kızoğlan kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bakire
- İçin İçin kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gizli Gizli, Yavaş Yavaş, Açığa Vurmayarak
- İlkelce kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İlkel
- Obstrüksiyon kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Önleme, Engelleme
- Yasasız kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kanunsuz
- Örselemek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hırpalamak, Sarsmak, Zedelemek, Eskitmek, Yıpratmak
- Yara kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Acı, Cerahat, Dert, Üzüntü, Gedik, Yarık, Delik, Zede
- Pörsümüş kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Porsuk
- Büyüksemek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İzam Etmek
- Şapka kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kasket, Kep, Başlık
- Ambalaj kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sarıt, Bağlama
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü