Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Patetik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dokunaklı
- Tabaat kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Basım
- Ağırlık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sıkıntı, Ağırbaşlılık, Salmak, Baskı, Etki, Kalın, Külfet, Rehavet, Sorumluluk, Takı, Tartı, Yük
- Süzgün kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Mahmur, Güçsüz, Zayıf
- Cerbezeli kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dilli, Girgin
- Narenciye kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Turunçgiller
- Aktarma kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Alıntı, Nakil, Transfer
- Vıyıldamak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Vınlamak
- Münasebet kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Alışveriş, Gerekçe, İlişik, İlişki, Neden, Sebep, Temas, Vesile, Bağıntı, İlgi, Yakınlık, Uygunluk
- Parlama kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Feveran
- Sapınç kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sapıklık, Dalalet
- İhvan kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yakın Dostlar, Arkadaşlar, Eş Dost
- Temettü kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kazanç
- Tağşiş Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Karıştırmak
- Şükretmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hamdetmek
- Savurganlık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Müsriflik, İsraf
- Sıygı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hacim
- Altın kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Değerli, Kızıl, Zer
- Cehennem kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tamu, Tamag, Tamağ, Tamuk, Tamug
- Özbek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yürekli, Cesur
- Sabitlemek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tespit Etmek
- Aksata kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Alışveriş
- Lokal kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yerel, Sınırlı Bölge, Mahalli, Mevzii, Dernek Evi, Gece Kulübü
- Müstacel kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İvedi, Acele
- Kuldurbaşı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Elebaşı
- Takdiriilahî kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yazgı
- Ziyade kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Daha Çok, Fazla, Artık
- Moskof kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Acımasız, Zalim
- Aydınlık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Vuzuh, Sarahat, Işık, Aydın, Berrak, Fer, Nur, Saf, Temiz, Vazıh, Ziya, Ziyalı, Gündüz
- Zindan kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Örs, Hapis Yeri
- Ankebut kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Örümcek
- Nezretmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Adamak
- Caiz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Uygun, Yerinde, Gerekli, Yerinde Sayılan, Yakışık Alan
- Kanalet kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Arkçık
- Düzbucak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dikdörtgen
- Baki kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ölümsüz, Kalıcı, Kalımlı, Kalan, Sürekli, Daimi, Öteki
- Üzgün kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Müteessir, Kederli, Karamsar, Hüzünlü, Umutsuz Ümitsiz, Bitkin, Kırık, Mahzun, Meyus, Üzülmüş, Neşesiz, Tasalı, Gamlı, Dermansız
- Mantalite kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Anlayış
- Yükselmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Artmak, Çıkmak, Çoğalmak, Fiyat, Parıldamak, Sivrilmek, Yücelmek
- Redaksiyon kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Düzeltme, Hazırlama
- İşçi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Amele, Faale
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü