Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Pazubent kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kolçak
- Ayrışık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Türlü, Çeşitli, Ayrı Türden, Çeşit Çeşit, Muhtelif, Heterojen
- Nezaretçi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gözetimci
- Refahlı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Müreffeh, Rahat
- Saçan kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Naşir
- Susam kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Süsen
- Onalmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Şifa Bulmak
- İntişar Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dağılmak
- Öz Yapı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Karakter, Kişilik
- Kâr kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Fayda, İş, Kazanç, Menfaat, Meyve, Ticaret, Yarar
- Etkileyicilik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Karizma
- Bitkinlik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Cansızlık, Yorgunluk
- Çeyrek Altın kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çeyrek
- Hükümlü kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Mahkûm, Cezalı
- Mücevherat kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Süs Eşyası, Cevahir
- Sinirbilim kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Nevroloji
- Duyurulmayan kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gizli
- Obaştanlık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sahur
- Fundamentalist kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Köktendinci
- İzoterm kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Eşısı Eğrisi, Eş Sıcak
- Yeme kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yiyecek
- Habaset kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Alçaklık
- Kavram kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Mazmun, Mefhum, Karın Zarı, Periton, Fehva, Nosyon
- Metodik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yöntemsel
- Zayıflık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sıskalık, Cılızlık, Arıklık, Çelimsizlik, Enezlik, Yetersizlik, Zaaf, Zafiyet
- Kartbasan kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Üçkâğıtçı
- Hakeza kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Öyle, Böyle
- Katmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Eklemek, Beslemek, Karıştırmak, Koymak, Salmak, Ulamak, Vermek, İlave Etmek
- Müzevir kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Haberci, Ara Bozucu
- Ram kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Boyun, Eğen
- Temdit Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Uzatmak
- Yıkıntı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Enkaz, Göçük, Virane, Viranelik
- Kanaatkâr kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gözü Tok
- Müebbet kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sonsuz, Ömürlük, Yaşadıkça
- Volkan kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yanardağ
- Yamulmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Eğilmek
- Hendese kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Geometri
- Koltuk kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Destek, Makam, Sandalye
- Güneş kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gün
- Cadaloz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Huysuz, Çeneli, Şirret, İfrite
- Dilmaç kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çevirici, Çevirmen, Tercüman
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü