Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Polat kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çelik
- Endam kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Boy, Pos, Kesim, Boşum, Vücut, Beden
- Naşi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ötürü
- Marazlanmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hasta Olmak, Hastalanmak
- Perva kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Korku, Çekinme, Sakınma, Korku
- Şahitlik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tanıklık
- Lokman Ruhu kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Eter
- Mütetebbi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Araştırıcı
- Enfiye kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Burun Otu
- Yaraşık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Uygunluk
- Kadın kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bayan, Hatun, Hatun Kişi, Zen, Ayal, Karı, Eş, Avrat, Dişi, Hanım
- Gözdağı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tehdit, Korkutma, Yıldırmak
- Eyvallah kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hüdahafız
- Tahkik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Soruşturma, İnceleme, Gerçekleme
- Öngün kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Arife
- Ön Söz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Mukaddime
- Ekber kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ulu, Yüce
- Arda kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ardıl
- Sarkıtmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bırakmak, Salmak
- Editör kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Basıcı, Yayımcı, Naşir
- İkinci Sınıf kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Değersiz, Sıradan
- Yaslanmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dayanmak, Güvenmek
- Atlanılmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Atlanmak
- Direksiyon kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yönelteç
- Habitat kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yurt
- Lütfetmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bağışlamak, Söylemek, Vermek, İhsan Etmek, Bildirmek, İzin Vermek, Müsaade Etmek
- Korkmama kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yürek
- Yilim kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Zamk
- Sükûn kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Durgunluk, Sükûnet, Dinme, Dinginlik, Devinimsizlik
- Leçek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Başörtüsü
- Söyleme kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kelam
- Yanılsama kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Galatıhis
- Çalak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Eline Ayağına Çabuk, Atik, Çevik
- Vertikal kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dikey
- Print kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Baskı
- Getiri kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Faiz, Kazanç, Ürem, Yarar
- Başörtüsü kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Eşarp, Leçek
- Meydana Koymak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Serdetmek
- Açgözlü kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tamahkâr, Doymaz, Haris, Hırslı, Açgöz, Gözü Aç
- Çepçevre kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Etrafını Alarak, Yüzük Kaşı
- Şopar kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Küstah, Şımarık, Yaramaz
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü